Esas No: 2022/2231
Karar No: 2022/1665
Karar Tarihi: 24.11.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2022/2231 Esas 2022/1665 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İhtiyati haciz talebiyle ilgili olarak başlatılan dava, İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülmüştür. Davacı tarafından sunulan faturalarla ispat edilen alacağın muaccel olması ve rehinle temin edilmemiş olması dikkate alındığında, mahkemece ihtiyati haciz talebi reddedilmiştir. Davacı vekili, bu kararın ardından hukuka ve usule aykırı olduğunu, ispat düzeyini aşan delillerin mevcut olduğunu ileri sürerek itiraz etmiştir. Ancak, yapılan inceleme sonucunda ihtiyati haciz talebi için yeterli delil olmadığından istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- İİK 257/1: Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir.
- İİK 258/1: İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
12. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2231
KARAR NO: 2022/1665
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/11/2022
NUMARASI: 2022/741 Esas
TALEP: İhtiyati Haciz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/11/2022
İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 14/11/2022 tarihli ara kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü.
TALEP: Davacı vekili, Davalı tarafın, icra takibine itiraz dilekçesinde faturaların geçerliliğini kabul ettiğini, taraflar arasındaki borç satış ve distribütörlük sözleşmesi gereği doğan bir borç olduğunu, ihtiyati haciz şartlarında vadesi geldiğini, bir borcun bulunması, para alacağı olması, rehinle teminat altına alınmamış olması ve alacağın yaklaşık olarak ispatı gerektiğini, icra dosyasına konu faturaların tamamının vadesi geçtiğini, davalı tarafın yetkili kişileri tarafından imzalandığını,malların teslim alındığını doğruluğunu kabul ettiğini, alacağın bir para alacağı olduğunu, herhangi bir rehin ile teminat altına alınmadığını, takip dayanağı ... numaralı fatura ... nolu irsaliyeleri, takip dayanağı ... numaralı fatura ... nolu irsaliyeleri, takip dayanağı ... numaralı fatura ... nolu irsaliyeleri, takip dayanağı ... numaralı fatura, takip dayanağı ... numaralı fatura, takip dayanağı ... numaralı fatura, takip dayanağı ... numaralı faturanın teslim edildiğini, kargo fişi ile sabit olduğunu, davalı şirketin içinin boşaltılması ve dava sonunda çıkacak bedelin tahsilinin imkansızlaştırılması ihtimalinin önüne geçmek amacıyla davalı aleyhine tedbiren ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece, İİK 257. Maddesinde vadesi gelmiş ve rehin ile temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya 3. Şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği öngörüldüğü, İİK nun 258. Maddesi uyarınca "Alacaklının, alacağa ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğunu, ihtiyati haciz talep eden haklılığını yaklaşık olarak ispat edemediğinden, alacağın varlığı ve miktarı yapılacak yargılama sonucunda belirleneceğinden davalının mallarını kaçırdığına ilişkin herhangi bir ispat vasıtası bulunmadığından, ihtiyati haciz talebinin İcra İflas Kanununun 257. ve 258. maddeleri uyarınca reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili, icra takibinin dayandığı belgelerde (fatura, irsaliye ve satış sözleşmesi) malları teslim alan şirket temsilcisinin imzaları açıkça gözüktüğünü, Yargıtayca ihtimalin bile gözetilmesi gerektiği belirtilmişken borçlunun icra emrine itirazında herhangi bir belge ibraz etmediğini, sunduğu fatura ve irsaliyelerin altındaki imzaları hakkında da herhangi bir itirazda da bulunulmadığını, bu durumun yaklaşık ispat ve ihtimalin dahi üzerinde kanuni ispata çok yakın bir durum olduğunu, mevcut durumda meydana gelebilecek sorunlar nedeniyle hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya tamamen imkansız hale gelmesi ve müvekkilinin erişiminin güçleşmesi ihtimali söz konusu olduğunu, yasaya ve usule aykırı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/741 E. Sayılı dosyanın ihtiyati tedbir talebinin reddine dair 21/10/2022 ara kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak, "davanın istinaf mahkemesinde ihtiyati tedbir kararına ilişkin kısmının ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının yeniden görülmesine" ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Talep,faturalardan kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasında ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İ.İ.K'nın 257/1.maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. İ.İ.K'nın 258/1. maddesinin 2. cümlesine göre: "İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur." Bu madde uyarınca İhtiyati haciz talep eden, İ.İ.K'nun 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. İ.İ.K 257.maddesi hükmü uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için muaccel bir para alacağının bulunması ön koşuldur. Varlığı ihtilaflı ve tespite muhtaç olan bir alacak talebi yönünden ortada muaccel veya müeccel bir bir para alacağı bulunduğu söylenemeyecektir. Somut olayda; davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalara dayalı olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulmakta ise de salt fatura düzenlenmesi davalının borçlu sayılması için yeterli belge sayılmaz. Alacaklı vekili alacağın yaklaşık ispat düzeyine aşan şekilde faturalar ile sabit olduğunu ileri sürmekte ise de, faturaların karşı yan bakımından borç doğurucu nitelikte olup olmadığı yapılacak yargılama neticesinde belirlenecektir. İcra takibine itirazda sebeb gösterilmemesi ,davaya cevap dilekçesi ile savunmalarını ispat zımnında delillerini ileri sürmesine engel teşkil etmez.Karşı yanın beyanının alınmadığı bir evrede muaccel alacağın varlığı hususunda yaklaşık ispat düzeyinde delil bulunduğunun kabulü mümkün görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece, ara karar tarihi itibariyle ihtiyati haciz isteyen tarafça sunulan delillerin bulunduğu aşama itibariyle yaklaşık ispat/ kanaat verici delil seviyesinde bulunmadığından istemin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, istinaf nedenleri yerinde görülmeyen ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353(1)b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, Peşin harcın karar harcına mahsubuna başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/11/2022