Esas No: 2022/5487
Karar No: 2022/6326
Karar Tarihi: 18.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5487 Esas 2022/6326 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/5487 E. , 2022/6326 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 38. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre ve diğer temyiz şartları yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, davalı Bakanlığa bağlı ... Devlet Hastanesinde hizmet alım sözleşmeleri kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ( 696 sayılı KHK) ile 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davacının taşeron işçisi olarak çalıştığı döneme ilişkin ücretinin taraflarca asgari ücretin %4 fazlası olarak belirlendiğini ve gerek kadroya geçişten önce gerekse kadroya geçiş aşamasında ücretinin bu ölçüte göre ödendiğini, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 ncü madde ve 4857 sayılı İş Kanunu (4857 sayılı Kanun) gereğince davacının başta ücret olmak üzere mevcut hakları korunarak sürekli işçi kadrosuna geçişi yapılmasına karşın davalı Bakanlığın 01.01.2019 tarihinden itibaren davacının ücretinin belirlenmesine ilişkin ölçütü bir tarafa bırakarak eksik ödeme yapmaya başladığını ileri sürerek fark ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, sürekli işçi kadrosuna geçirilenler arasında grup, kadro gibi farklılıkların söz konusu olmadığını, ücretlerin 696 sayılı KHK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23’ncü Maddesi Uyarınca Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ve Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi (TİS) Hükümlerine İlişkin 12.04.2018 tarihli Genelgesi ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının 25.01.2019 tarihli görüş yazısı doğrultusunda belirlenerek ödendiğini, hatalı ve eksik ödeme söz konusu olmadığından davacının talebinin hukuki bir dayanağının bulunmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 30.09.2021 tarihli ve 2020/281 Esas, 2021/818 Karar sayılı kararı ile; “davacı, sürekli işçi kadrosuna atandığını, ücretlerinin 2018 yılı için tam daha sonraki dönem için eksik ödendiğini beyan ederek 2019 yılı ve sonrası dönem için ücret farkı alacağı oluştuğunu iddia ederek fark alacağı talep etmiştir. TİS hükümleri 31/10/2020 tarihine kadar olmakla 01/01/2019 ile dava tarihi olan17/03/2020 arası dönem için hem sözleşmede belirtilen yüzdelik kısım hemde TİS hükümleri gereği dönemsel %4 lük zamlar dikkate alınarak ve ücret bordroları da tetkik edilerek davacının ücret farkı alacağı hesaplanmış, bu kabule göre bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalara itibar edilerek ve ıslah dilekçesi nazara alınarak talebin kabulüne karar verilmiştir.” gerekçesiyle ücret farkından kaynaklı kaynaklanan alacak taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Bakanlık vekili; davacı ile İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde belirli bir oran yazmamasına rağmen davanın kabulüne karar verildiğini, aleyhe kabul anlamına gelmemek kaydıyla işçilerin sözleşmesinde belirli bir oran yazılmış olsa dahi oranların geçersiz olduğunu, Bakanlık tarafından 26.07.2018 tarih ve 1315 sayılı yazıları ile taşra teşkilatlarına gönderilen yazıda kadroya geçen sürekli işçiler ile işveren ya da işveren vekilince imzalanması gereken belirsiz süreli iş sözleşmesinin Bakanlık Makamının 25.07.2018 tarih ve 1312 sayılı Onayları ile yürürlüğe konulduğunu ve kapsama dahil işçilerle imzalanması için gönderildiğini, bu konuda işveren vekillerine (il sağlık müdürlükleri, ilçe sağlık müdürlükleri, hastane başhekimlikleri, toplum sağlığı merkezi başkanlıkları ve diğer birim amirleri) takdir ve tadil hakkı verilmediğini, böylece belirsiz süreli iş sözleşmesinde işveren konumunda olan Bakanlığın bilgisi ve talimatları dışında işçinin ücretini etkileyecek esaslı bir değişikliğin Bakanlık aleyhine geçerlilik kazanmayacağını ve Bakanlık açısından bağlayıcı olmayacağını Bakanlığın davacılarla ilgili gerçekleştirdiği her türlü işlemin hukuka uygun olarak ihdas edildiğini İlk Derece Mahkemesi kararının İdare lehine bozulması gerektiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 30.11.2021 tarihli ve 2021/3426 Esas, 2022/3196 Karar sayılı kararı ile “Davacı, davalının alt işvereni yanında çalışırken 02.04.2018 tarihinde kadroya alınmıştır. Hizmet alım sözleşmelerinde yüklenici tarafından istihdam edilen işçilerin ücretlerinin asgari ücretin katları ya da asgari ücretin belirli bir oran fazlası şeklinde belirlenmesi hizmet alım sözleşmesinin devam ettiği döneme ilişkin uygulamadır. 696 Sayılı KHK ile 375 Sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 ve 24. maddeleri uyarınca sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin istihdam edilmesine esas hizmet alım sözleşmeleri, geçiş işleminin yapıldığı tarih itibariyle feshedilmiş sayılır. Sürekli işçi kadrolarına geçirilmeyle ilgili söz konusu düzenlemenin hizmet alım sözleşmeleri kapsamında çalışanların daha önce ücret ile diğer mali ve sosyal haklarını asgari ücretle irtibatlandıran uygulamalara son verdiği açıktır. Yükleniciler tarafından istihdam edilip de sınavla sürekli işçi kadrolarına geçen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal haklarının yeni süreçte Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin uygulanması ile oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamayacağına ilişkin yukarıda belirtilen açık ve emredici yasal düzenleme karşısında, İş Kanunu’nun 22. ve 62. maddesi hükümlerinin ihlalinden söz edilemez. Belirtmek gerekir ki, sürekli kadroya geçirildikten sonra kamu kurum ve kuruluşlarınca bireysel iş sözleşmesinin yapılmamış olması da varılan bu sonuca etkili değildir. (Yargıtay 9.Hukuk Dairesi 2020/5661 Esas-2020/14044)
Kadroya geçirilirken imzalanan iş sözleşmesinde ücret miktarı belirtilmemiştir. Yine sözleşmede ücretin asgari ücretin %.... fazlası olarak ödeneceği belirtilmiş, ancak bir oran belirlenmemiştir.
Davacının sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonra düzenlenen iş sözleşmesinde belirli bir zam oranı belirlenmediğinden, aldığı ücrete YHK tarafından karara bağlanan Toplu İş Sözleşmesi zamları (%4) uygulanarak ödenen ücret doğru olmakla, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar yerinde olmamıştır." gerekçesi ile davalı Bakanlığın istinaf başvurusunun kabulüyle, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesi kararının kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğunu, davacının ücretinin kadroya geçirilmeden önce sürekli olarak asgari ücretin %4 fazlası üzerinden belirlendiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra 01.01.2019 tarihine dek bu ölçüte göre ödeme yapılmaya devam edildiğini, 01.01.2019 tarihinden itibaren ise ücretin asgari ücretin %4 fazlası üzerinden belirlenmeksizin sadece toplu iş sözleşmesine göre %4 oranında zam yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, alt işveren işçilerinin davalı İdareye nakledilmelerinin işyeri devri olarak değerlendirilmesi gerektiğini ve iş sözleşmelerinin de buna göre devredilmiş olduğunu, işverenin değişmesinin hizmet akdinin mahiyetini ve devamlılığını etkilemediğini ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddesinde belirtilen kamu idareleri ve bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar ile ve yine maddede belirtilen idarelerin merkez ve taşra teşkilatlarında, 4734 sayılı Kamu ihale Kanunu ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 04.12.2017 tarihi itibariyle çalışmakta olanların, maddede öngörülen şartları taşımaları, yazılı olarak başvurmaları ve yapılacak sınavda başarılı olmaları kaydıyla sürekli işçi kadrolarına geçirilecekleri düzenlenmiştir.
2. 375 sayılı KHK'nın Ek 23 üncü maddesinde: "Sürekli işçi kadrolanna geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken Geçici mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakta birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklan, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir." düzenlemesi yer almıştır.
3. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca 12.04.2018 tarihinde " uygulamaya konulan 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23'ncü Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret İle Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri" nin ilgili kısmı şöyledir:
"..375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23. maddesinin altıncı fıkrasında; geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin, anılan madde kapsamında yer alan idarelerce sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde esas alınacağı düzenlemiştir. Geçiş işlemleri tamamlanan işçilere idarelerce uygulanmak üzere, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu iş sözleşmesinin ücret, mali ve sosyal haklara ilişkin hükümleri aşağıda yer almaktadır.
ÜCRET ZAMMI:
01.01.2018- 30.06.2018 tarihleri arası ücret zammı:
İşçilerin 01.01.2018 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır. Ancak bu dönemde verilmiş bir ücret zammı varsa %4 (yüzde dört)'ten mahsup edilir.
01.07.2018- 31.12.2018 tarihleri arası ücret zammı:
İşçilerin 30.06.2018 tarihinde almakta olduklan günlük çıplak ücretlerine 01.07.2018 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.
01.01.2019- 30.06.2019 tarihleri arası ücret zammı:
İşçilerin 01.01.2019 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.
01.07.2019- 31.12.2019 tarihleri arası ücret zammı:
İşçilerin 30.06.2019 tarihinde almakta olduklan günlük çıplak ücretlerine 01.07.2019 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.
01.01.2020-30.06.2020 tarihleri arası ücret zammı:
İşçilerin 01.01.2020 tarihinde atmakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır.
01.07.2020- 31.10.2020 tarihleri arası ücret zammı:
İşçilerin 30.06.2020 tarihinde almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine 01.07.2020 tarihinden itibaren %4 (yüzde dört) oranında zam yapılmıştır." açıklamasında bulunulmuştur.
4. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 nci maddesinde, "İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz..." hükmü mevcuttur.
3. Değerlendirme
Somut uyuşmazlıkta, davacı işçinin kadroya geçişi aşamasında işverenle imzalanan 02.04.2018 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinin "ücret esası ve ödeme şekli " başlıklı 7 nci maddesi; "iş bu sözleşme süresince işçiye her ay brüt asgari ücretin %.... fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılır" şeklinde olup sözleşmede davacıya asgari ücret veya asgari ücretin belli bir oranı üzerinden ödeme yapılmasına yönelik her hangi bir orana yer verilmemiştir. Buna göre kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde davacının temel ücretinin asgari ücret olarak kararlaştırıldığı anlaşılmakla, davacının fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarına yönelik talebinin haksız olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın yerinde olduğu görülmüştür.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.