18. Ceza Dairesi 2017/2111 E. , 2019/11261 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine gore başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanıkların aşamalarda suçlamaları kabul etmemesi, sanıkların üzerine atılı suçların mağduru olduğu kabul edilen katılan ...’un, sanık ...’ın kendisine yönelik görevi yaptırmamak için direnme, sanık ...’ın ise hakaret eylemlerine yönelik bir anlatımı olmadığı gibi diğer katılanların da belirtilen hususlarda beyanlarının bulunmaması, 04/03/2010 tarihli tutanakta yaklaşık 20 kişilik grubun yolu kapatarak yoldan geçerseler katılanları öldürecekleri şeklinde genel ifadelere yer verilmiş olup hakaret eylemlerinden bahsedilmemesi, dosya arasında bulunan CD çözüm tutanağında sanık ...’ın direnme ve hakaret olarak kabul edilen eylemlerine yönelik bir tespitin yer almaması, sanık ...’ın CD çözüm tutanağında hakaret olarak kabul edilen sözleri sarf ettiği belirtilmiş ise de, katılanların bu sözleri sanık ... tarafından değil, diğer sanık tarafından söylendiğine ilişkin beyanları karşısında, sanıkların eylemlerinin ne şekilde gerçekleştiğinin dayanakları gösterilmeden ve açıklanan çelişkiler giderilmeden yetersiz gerekçe ile mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
2- Dinlenen tanıkların olaya ilişkin görgü ve bilgilerinin olmadığını belirtmeleri ve katılanların kovuşturma aşamasında tekrar ettikleri soruşturma beyanlarında, Armağan isimli şahsın olayı gördüğü şeklindeki anlatımları karşısında; katılanların beyanlarında belirttiği Armağan isimli tanığın açık adres ve kimlik bilgileri tespit edilerek usulüne uygun şekilde dinlenildikten sonra, tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek; sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik kovuşturma ile hüküm kurulması,
3- Kabule göre de;
a- Sanıkların birden fazla kişiyle birlikte görevi yaptırmamak için direnmesine rağmen TCK"nın 265/3 ve birden fazla görevliye karşı görevi yaptırmamak için direnmesine ve hakaret etmesine karşın aynı Kanunun 43. maddelerinin uygulanmaması,
b- Sanık ... hakkında kurulan hükümde, hakaret suçunun seçenekli ceza içermesi nedeniyle, hangi hukuksal gerekçelerle hapis cezasının tercih edildiğinin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde hükmün gerekçesinde gösterilmemesi,
c- Sanık ... hakkında kurulan hükümlerde, TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış ve yine aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ...’ın müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.