11. Hukuk Dairesi 2019/2657 E. , 2019/5070 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasındaki davada Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti"nce verilen 17.05.2017 gün ve 2017/İHK-1702 sayılı karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, saklanmak üzere tevdi edildiği İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, dosya için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Sigorta Tahkim Komisyonu"na başvurarak taraflar arasında Montaj Bütün Tehlikeler Sigorta Poliçesi düzenlediğini, poliçeye konu kabloların 28.11.2015 tarihinde çalındığını, hırsızlık nedeniyle davacının 109.622,08 TL zarara uğradığını, poliçe kapsamında bu zararın ödenmesi gerekirken davalı ... şirketince ödemenin yapılmadığını ileri sürerek 109.622,08 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığını, inşaatta meydana gelebilecek hırsızlığa karşı davacının poliçede belirtilen güvenlik önlemlerini almaması nedeniyle zararın poliçe kapsamı dışında kaldığını savunarak talebin reddini istemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonunca, menfaatini sigorta ettirenin davacı olması nedeniyle aktif husumet ehliyeti bulunduğu, davacının poliçede yer alan özel şart gereğince hırsızlığa karşı gerekli güvenlik önlemini almadığı için zararın poliçe kaspamında olmadığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itirazda bulunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, poliçede düzenlenen hırsızlığa karşı alınması gereken önlemlerin montajı yapılmamış malzemeleri kapsadığını, montajı yapılmış kabloların çalınması nedeniyle oluşan zararı davacının poliçe kapsamında talep edebileceği gerekçesiyle itirazın kabulü ile 109,622,08 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-5684 sayılı Sigortalık Kanunu"nun 30/12 maddesi “Tahkim sistemine üye olmak isteyenlerden katılma payı, uyuşmazlık çözümü için Komisyona başvuranlardan ise başvuru ücreti alınır. (Değişik ikinci ve üçüncü cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) Beş bin Türk Lirasının altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları kesindir. Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden
itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) İtiraz talebinde bulunmak için bu madde uyarınca belirlenen başvuru ücretinin Komisyona yatırılması şarttır. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) İtiraz üzerine hakem kararının icrası durur. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) İtiraz talebi münhasıran bu talepleri incelemek üzere Komisyon tarafından teşkil edilen hakem heyetlerince incelenir. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) İtiraz talebi hakkında işin heyete intikalinden itibaren iki ay içinde karar verilir. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) Beşbin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları bu madde uyarınca süresinde itiraz başvurusunda bulunulmaması hâlinde kesinleşir. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) Bu uyuşmazlıklar hakkında bu madde uyarınca yapılan itiraz üzerine verilen karar kesindir. (Ek cümle: 3/4/2013-6456/45 md.) Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir. (Değişik cümle: 13/6/2012-6327/58 md.) Ancak, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükarda temyiz yolu açıktır. Temyize ilişkin usûl ve esaslar hakkında Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu uygulanır.” şeklindedir. Anılan maddede hakem kararlarına karşı bildirim tarihinden itibaren 10 gün içinde bir defaya mahsus komisyon nezdinde itirazda bulunulabileceği, süresinde itirazda bulunulmaması halinde ise hakem heyeti kararının kesinleşeceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler karşısında somut olay değerlendirildiğinde Sigorta Tahkim Komisyonu kararının davacı tarafa 13.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça itiraz dilekçesinin komisyona 10 günlük süre bittikten sonra 11.gün olan 24.02.2017 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır. Davacı taraf her ne kadar 10.gün itiraz için gerekli ücreti yatırmışsa da itiraz dilekçesi usulune uygun olarak süresinde verilmeden salt ücret yatırılması itirazın süresinde olduğu anlamına gelemeyeceği için davacı tarafın hakem heyetine karşı itirazının süresinde olmadığının kabulü gerekir. Bu itibarla Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti"nce davacının Sigorta Tahkim Komisyonu kararına süresinde itiraz etmediği dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu yönden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine YER OLMADIĞINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 09/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.