Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10851
Karar No: 2019/5513
Karar Tarihi: 06.05.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10851 Esas 2019/5513 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, trafik kazasında yaralanan ve hayatını kaybeden davacının aileleri tarafından açılan tazminat davasında yargılama sonucunda kısmi olarak kabul edilmiştir. Maddi tazminat davası kısmen kabul edilerek 6.349,80 TL tazminatın davalılar ve sigorta şirketinden alınarak davacı mirasçılarına verilmesine karar verilmiştir. Manevi tazminat davası da kısmen kabul edilmiş ve davacılara 4.000,00 TL tazminat ödenmesi kararlaştırılmıştır. Ancak, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre hakimin manevi tazminatı belirlerken ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın ağırlığı gibi faktörleri göz önünde bulundurması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme tarafından takdir edilen manevi tazminatın yeterli olmadığına karar verilerek hüküm bozulmuştur. Ayrıca, davalılar lehine hükmedilen vekalet ücreti de doğru bulunmamıştır ve nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir. Kanun maddesi olarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 56. maddesi belirtilmiştir.
17. Hukuk Dairesi         2016/10851 E.  ,  2019/5513 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar ve sigorta şirketi dışındaki davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında; “...dava konusu kazada ağır yaralanan ve yargılamanın devamı sırasında yaşamını yitiren davacının iyileşme süresi, geçici ve sürekli maluliyet durumu ile birlikte ölümü ile kaza arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı yönlerinde araştırma, değerlendirme ve belirleme yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesinden Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğüne uygun olarak düzenlenmiş bir rapor alınması ondan sonra dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek, varılacak sonuca göre karar verilmesi...” gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda, davacı ..."ın açtığı maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 6.349,80 TL tazminatın kaza tarihi olan 12.04.2006 tarihinden itibaren davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen, dava tarihi olan 10.08.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak davacı ... mirasçılarına veraset ilamındaki payları oranında verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı ..."in
    kendi adına açtığı maddi tazminat davasının reddine, davacı ..."ın açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 3.000,00 TL tazminatın kaza tarihi olan 12.04.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ... mirasçılarına veraset ilamındaki payları oranında verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı ..."in açtığı manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 1.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12.04.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ... e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve vekalet ücreti yönünden davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, destekten yoksun kalma tazminatı varsayımsal bir hesaplama olup gerçek durum varken varsayıma göre hesap yapılamayacağına ve dolayısıyla davacı ... "ın vefat tarihine kadar tazminat hesaplanmasının uygun bulunmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacılar vekilinin yerinde olmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    Dava, trafik kazasında cismani zarar nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
    2-BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda belirtilen hususlar, olay tarihi, tarafların kusur durumları gibi hususlar da dikkate alındığında, davacı ... ve müteveffa ... için takdir edilen manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Davacılar vekili, dava dilekçesinde, davacı ... Veyseldağ yönünden işgöremezlik nedeniyle toplam 50.000,00 TL maddi tazminat talep ettiklerini bildirmiş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile 6.349,80 TL maddi tazminata hükmedilmilmiştir. Bu durumda mahkemece, davacı ... Veyseldağ yönünden reddedilen 43.650,20 TL üzerinden davalılar lehine nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılar ... ve ..."a geri verilmesine 06/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi