Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2021/2311
Karar No: 2021/5299
Karar Tarihi: 28.12.2021

Danıştay 2. Daire 2021/2311 Esas 2021/5299 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2311
Karar No : 2021/5299


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Müdürlüğü
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri ...

İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; komiser yardımcılığı kursunu 1999 yılında bitiren davacının, (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 05/05/2014 tarihli işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiş olup; anılan karar, Danıştay Onaltıncı Dairesinin 03/03/2016 günlü, E:2015/15589, K:2016/907 sayılı kararıyla bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Bozma kararına uymak suretiyle verilen ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının 4638 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 21/04/2001 tarihi itibarıyla devam ettiği dört yıllık yüksek öğreniminin ilk iki yılını 30/05/2011 tarihinde tamamlayarak ön lisans diploması aldığı, 02/11/2011 tarihinde başka lisans tamamlama programına başvurması nedeniyle haklı beklentisinin ortadan kalktığı, bu durumda, 4 yıl süreli İşletme Fakültesi İşletme bölümündeki öğrenimine 14/01/1994 tarihinde kayıt yaptırmakla birlikte aradan uzun bir zaman geçtikten sonra 30/05/2011 tarihinde önlisans mezunu olması ve 21/04/2001 tarihinden çok sonra 03/06/2013 tarihinde, Lisans Tamamlama Programıyla kayıt yaptırdığı başka bir dört yıllık yükseköğretim kurumundan mezun olması karşısında, korunması gereken haklı bir beklentisinin bulunmadığı ve dört yıllık öğrenim kurumuna kayıt tarihinde yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılan davacının, (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dosyada ileri sürdüğü iddialarının dikkate alınmadığı ve karşılanmadığı, davanın reddi yönündeki kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz istemin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı, 1999 yılında komiser yardımcılığı kursunu bitirmesi üzerine (B) grubu polis amiri olarak komiser yardımcısı rütbesine atanmış, dört yıllık yükseköğretim kurumundan mezun olduğunu belirterek (A) grubu polis amiri statüsünde değerlendirilmesi istemiyle 03/05/2014 tarihinde yaptığı başvuru reddedilmiştir.
Bunun üzerine anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT ve HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun 21/04/2001 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 06/04/2001 günlü, 4638 sayılı Kanun'un 1. maddesi ile değişik 55. maddesinde, polis amirlerinden Polis Akademisi mezunları, Polis Akademisi mezunu sayılanlar ile Emniyet Genel Müdürlüğüne eleman yetiştirmek üzere Polis Akademisi bünyesinde en az dört yıllık fakülte ve yüksek okullarından mezun olanların (A), komiser yardımcılığı kursunu başarıyla bitirmiş olanların (B) grubunu oluşturacağı düzenlenmiştir.
Aynı Kanun'un, 4638 sayılı Kanun'un 5. maddesi ile eklenen Geçici 20. maddesinde; "Bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten önce, dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olarak komiser yardımcılığı kursunu bitirenler ile bulunduğu rütbede dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olup (B) grubundan (A) grubuna geçen polis amirleri, (A) grubunda değerlendirilir." hükmüne yer verilmiştir.
Görüldüğü üzere; 4638 sayılı Kanun ile daha önce en az dört yıllık yükseköğretim kurumundan mezun olan ve komiser yardımcılığı kursunu bitiren kişilerin kazanılmış hakları korunarak, (A) grubu polis amiri olma durumları devam ederken, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, komiser yardımcılığı kursunu bitirip (B) grubu polis amiri olarak en az dört yıllık yüksekokul öğrenimine devam eden veya en az dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olmuş şekilde komiser yardımcılığı kursuna devam edenlerin (A) grubu polis amiri olma beklentileri karşılanmamıştır.
4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla en az dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olmuş şekilde komiser yardımcılığı kursuna devam edenlerin (A) grubu polis amiri olma istemlerinin davalı idarece reddedilmesi üzerine, bu ret işlemlerinin iptali istemiyle açılan davalarda, bir kısım idare mahkemelerinin itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesine başvurması sonucu, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun Geçici 20. maddesinde yer alan "... dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olarak komiser yardımcılığı kursunu bitirenler ile ..." ibaresinin Anayasa'nın 2. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmesi nedeniyle 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla en az dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olmuş şekilde komiser yardımcılığı kursuna devam edenlerin (A) grubu polis amiri olmaları önündeki yasal engel kalkmış ve bu konu ile ilgili uyuşmazlıkların Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu ve Danıştay Onikinci Dairesi kararlarıyla ilgililer lehine sonuçlandığı görülmüştür.
Yine, dava konusu olayı da ilgilendiren, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla komiser yardımcılığı kursunu bitirmiş olup, (B) grubu polis amiri olarak en az dört yıllık yükseköğretim kurumlarında eğitimine devam edenlerin (A) grubu polis amiri olma istemlerinin reddine yönelik işlemlere karşı açılan davalarda, bazı idare mahkemelerince, 3201 sayılı Kanun'un Geçici 20. maddesinin Anayasa'nın 2. ve 10. maddelerine aykırı olduğu düşüncesiyle itiraz yolu ile Anayasa Mahkemesine başvurulması üzerine, 14/05/2011 günlü, 27934 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 17/03/2011 günlü, E:2010/106, K:2011/55 sayılı kararıyla; 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun Geçici 20. maddesinde yer alan "(...) bulunduğu rütbede dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olup (...)" ibaresinin; 3201 sayılı Kanun'un terfi ve atamaları düzenleyen 55. maddesinin 4638 sayılı Kanun ile değiştirilmesinden önceki hükümlerine göre, dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olan polislerden komiser yardımcılığı kursunu başarıyla tamamlamış olanların da (A) grubu polis amiri olma hakkının bulunması nedeniyle anılan mevzuat hükümlerine güvenerek (A) grubu polis amiri olma beklentisiyle bir kısım polislerin yükseköğrenim mezunu iken, Polis Akademisinde komiser yardımcılığı kursuna katıldığı, diğer bir kısmının ise komiser yardımcılığı kursunu bitirdikten sonra, yükseköğrenime başladığı ve her iki grupta bulunan kişilerin bir süre sonra komiser yardımcılığı kursunu veya yükseköğrenimi bitireceğinin açık olduğu, itiraz konusu kuralla (A) grubu polis amiri olarak atanmak için gerekli olan her iki şartı taşıyan kişilerin kazanılmış haklarının korunması amaçlanmakta iken, (A) grubu polis amiri olmak için gerekli koşullardan birini tamamlayıp diğerini yerine getirme sürecine giren ve mevcut yasal düzenlemeye güvenerek haklı bir beklenti içerisinde bulunanların (A) grubu polis amiri olma beklentilerinin engellendiğinin görüldüğü, nitekim itiraz konusu kuralın ilk halinde yer alan ve komiser yardımcılığı kursunu bitirmemiş olanları etkileyen kısmının da Anayasa Mahkemesinin 2008 yılında verdiği kararıyla hukuk güvenliği ilkesinden bahisle iptal edildiği, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte komiser yardımcılığı kursunu bitirerek dört yıllık yükseköğrenime devam eden kişilerin de hukuk güvenliği ilkesinden yararlandırılmaları gerektiği, bu durumda, bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten önce dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olarak komiser yardımcılığı kursunu bitirenlerin (A) grubunda değerlendirileceği yolundaki düzenlemenin kapsamına, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğrenime devam edenlerin alınmamış olmasının, hukuk güvenliği ilkesine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle anılan hükmün iptaline karar verilmiştir.
Anayasa'nın 152. maddesinde "Bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini Anayasa'ya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır. (...) Anayasa Mahkemesi, işin kendisine gelişinden başlamak üzere beş ay içinde kararını verir ve açıklar. Bu süre içinde karar verilmezse mahkeme davayı yürürlükteki kanun hükümlerine göre sonuçlandırır. Ancak, Anayasa Mahkemesinin kararı, esas hakkındaki karar kesinleşinceye kadar gelirse, mahkeme buna uymak zorundadır. (...)" hükmüne yer verilmiş, 153. maddesinde ise; "Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir. (...) Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar." kuralı yer almıştır.
3201 sayılı Kanun'un Geçici 20. maddesinde yer alan "(...) bulunduğu rütbede dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olup (...)" ibaresinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesinden sonra Geçici 20. maddesi (Ek : 12/7/2000 - KHK- 611/4 md.; Kabul: 6/4/2001 - 4638/5 md.) "Bu Kanun Hükmünde Kararname'nin yürürlüğe girdiği tarihten önce (...) (B) grubundan (A) grubuna geçen polis amirleri, (A) grubunda değerlendirilir." hükmüne dönüşmüş olup, bu haliyle yürürlüktedir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı incelendiğinde, kuralın tamamında Anayasa'ya aykırılık görülmemekle birlikte, kuralın yürürlüğe girdiği tarihte yüksek öğrenimine devam edenlerin kapsama alınmamış olmasının hukuk güvenliği ve hukuk devleti ilkelerine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle anılan kuralda yer alan "bulunduğu rütbede dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olup" ibaresinin iptal edildiği anlaşılmaktadır.
Anayasanın 152. ve 153. maddelerinde belirtildiği üzere; bir yasa kuralının Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi halinde mahkemeler Anayasa Mahkemesinin kararına ve gerekçesine uygun karar vermek zorundadırlar.
Anayasa Mahkemesince bir kanunun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa'ya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde eldeki davaların Anayasa'ya aykırılığı saptanmış olan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasa'nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülemez.
Anayasa Mahkemesinin yukarıda bahsedilen kararında belirtildiği üzere, hukuk devleti ilkesinin ön koşullarından biri olan hukuk güvenliği ilkesi ile kişilerin hukuki güvenliğinin sağlanması amaçlanmaktadır. Hukuk güvenliği ilkesi; hukuk normlarının öngörülebilir olmasının yanında devletin, tüm eylem ve işlemlerinde bireylere güven telkin etmesini ve yasal düzenlemeler ile de bu güven duygusunu zedelemekten uzak durmasını gerektirmektedir.
4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte en az dört yıllık yükseköğrenimi bitirmiş şekilde komiser yardımcılığı kursuna devam edenler yönünden Anayasa Mahkemesinin 2008 tarihinde verdiği karar üzerine hukuki güvenlik ilkesinin gereklerinin yerine getirildiği dikkate alındığında, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte komiser yardımcılığı kursunu bitirmiş şekilde dört yıllık yükseköğrenime devam eden (B) grubu polis amirlerinin de Anayasa Mahkemesinin 2011 tarihli kararı uyarınca hukuk güvenliği ilkesinden yararlandırılmaları gerekmektedir.
Bu durumda; 4638 sayılı Kanun ile 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun Geçici 20. maddesine eklenen ve bu Kanun hükmünün yürürlüğe girdiği tarihten önce dört yıllık yükseköğretim kurumlarından mezun olarak komiser yardımcılığı kursunu bitirenlerin (A) grubunda değerlendirilmesini amaçlayan düzenlemenin kapsamına, anılan hükmün yürürlüğe girdiği tarihte en az dört yıllık yükseköğrenime devam edenlerin alınmamış olmasının hukuk güvenliği ilkesine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle belirtilen kuralda yer alan ibarenin Anayasa Mahkemesince iptal edildiği hukuksal gerçeği karşısında, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 21/04/2001 tarihinden önce komiser yardımcılığı kursunu bitirip (B) grubu polis amiri olarak görev yapan kişilerden, 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 21/04/2001 tarihi itibarıyla en az dört yıllık yükseköğretim kurumlarında öğrenimine devam edip, sonradan mezun olanların da (A) grubu polis amiri olmaları gerekmektedir.

Dava konusu olayda ise; davacının 1999 yılında komiser yardımcılığı kursunu bitirdiği tartışmasızdır. Dava dosyasında yer alan Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü Açıköğretim Fakültesi Dekanlığı Merkez Büro Yöneticiliğinin 02/09/2013 günlü, 16082 sayılı yazısında; davacının, 21/04/2001 tarihinde İşletme Fakültesi İşletme Bölümünde kayıtlı öğrenci olduğu, 4 yıllık lisans öğretiminin ilk iki yılını tamamlaması nedeniyle 30/05/2011 tarihinde önlisans mezunu olduğu, 02/11/20011 tarihinde İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Lisans Tamamlama Programına kayıt yaptırdığı ve 03/06/2013 tarihinde lisans mezunu olduğu belirtilmektedir.
Bu durumda, yeni bir hukuki durum niteliğinde olan Anayasa Mahkemesinin 17/03/2011 günlü, E:2010/106, K:2011/55 sayılı kararında belirtilen gerekçe dikkate alınarak ve davacının 4638 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 21/04/2001 tarihi itibarıyla dört yıllık İşletme Lisans Bölümünde öğrenci kaydının bulunduğu ve öğrenimine devam ettiği, 03/06/2013 tarihinde de İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümden mezun olduğu görülmekte olup, davacının (A) grubu polis amiri statüsünde sayılma talebinin reddine ilişkin işlemde ve bu işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E:..., K:.. sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi