Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5293
Karar No: 2019/2043
Karar Tarihi: 27.02.2019

Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/5293 Esas 2019/2043 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, 2006 yılında sahte fatura düzenleme suçundan mahkumiyet hükmü almıştır. Ancak, suçun olağanüstü dava zamanaşımı süresi geçtiği için temyiz itirazları yerinde görülmüş ve hüküm BOZULMUŞTUR. Aynı şekilde, 2007 yılında da sahte fatura düzenleme suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir ancak kararın, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından eksik araştırma yapıldığından BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak; sanığın mahkumiyet hükmünden temyiz itirazları sırasında olağanüstü dava zamanaşımı süresinin 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e, 67/4 maddelerinde öngörüldüğü ve suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği belirtilmiştir. Ayrıca, hükmün BOZULMASINA karar verildiği kısım, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi kararı ve sanığın zincirleme suç işlediği durumda uygulanması gereken TCK'nin 43. maddesi ile ilgilidir.
11. Ceza Dairesi         2016/5293 E.  ,  2019/2043 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    I- Sanık müdafiinin, 2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen “2006 takvim yılında sahte fatura düzenleme” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e, 67/4 maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,
    II- Sanık müdafiinin, 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    1-Sanık hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan açılan kamu davasında, sanığın şirketle ilgisinin bulunmadığını, şirket işlerini kendisinden vekaletname alan ..."ın yürüttüğünü savunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; sanık savunmasında adı geçen... ile suça konu faturaları kullandığı tespit edilen mükelleflerin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık
    sıfatıyla dinlenmeleri, suça konu faturaları kullandığı tespit edilen mükelleflerden, faturaları hangi ticari ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, gerektiğinde suça konu faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de;
    a) Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 Tarih 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 27/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi