Esas No: 2022/5637
Karar No: 2022/6364
Karar Tarihi: 23.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5637 Esas 2022/6364 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı Bakanlık ile işçi olarak çalışan davacı, 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçmiştir. Davacı, kadroya geçmeden önce belirlenen ücreti aldığını ancak sonrasında ücretinde düşüş yaşandığını iddia ederek fark ücretinin tahsilini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, davacının ücretinin eksik ödendiğine karar vererek davanın kabulüne hükmetmiştir. Bölge adliye mahkemesi, davalının istinaf başvurusunu reddetmiştir. Temyizde davalı vekili, davacının ücretinin ilgili mevzuat ve sözleşme hükümlerine göre hesaplandığını ileri sürmüştür. Kararda, davacının iş sözleşmesinde belirtilen ücretin ödenmemesi nedeniyle fark alacağı oluştuğu ve temyiz itirazlarının reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Hükümleri:
- 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 127. maddesi
- 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 23. maddesi
- 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. ve 62. maddeleri.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 5. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 21. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, davalı Bakanlığa ait işyerinde alt işverenler nezdinde işçi olarak çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçtiğini, kadroya geçmeden önce aylık ücretinin asgari ücretin belli bir fazlası olarak belirlendiğini ve bu ücretle geçişi yapılarak 2018 yılında ücretlerinin ödendiğini, ancak 2019 yılından itibaren ücretinde tek taraflı düşüş yapıldığını ileri sürerek fark ücretinin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sürekli işçi kadrosuna geçmesinden sonra sözleşmeye göre ödemelerin yapıldığını, ücretin eksiksiz ödendiğini ve davacının herhangi bir fark alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki iş sözleşmesine göre davacının temel ücretinin asgari ücretin %25 fazlası olduğu, ancak ödemelerin iş sözleşmesi hükmüne uygun yapılmadığı, davacının ücretinin eksik ödendiği ve fark ücret alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle ücret farkı alacağı talebinin yerinde olmadığını, davacının sürekli işçi kadrosuna geçmesinden sonra ücretinde indirime gidilmediğini, davacının ücret ve mali haklarının tamamının ilgili mevzuat ve sözleşme hükümlerine göre hesaplanarak ödendiğini, kabule göre ise davacı lehine tam vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında yapılan iş sözleşmesinde davacının aylık ücretinin ücretinin asgari ücretin %25 fazlası olarak belirlendiği, bu düzenlemenin taraflar için bağlayıcı olduğu, buna göre işverence yapılan ödemenin mahsubu ile davacının fark ücret alacağının belirlenmesinin yerinde olduğu, ayrıca vekâlet ücretinin de doğru şekilde belirlendiği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, davacı ücretinde eksilme olmayıp aksine artış olduğunu, ücretin ilgili mevzuat ve sözleşme hükümlerine göre hesaplanarak ödendiğini ayrıca konuya ilişkin farklı yargı kararları da olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
696 sayılı KHK'nın 127 inci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 23 üncü maddesi hükümleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci ve 62 nci madde hükümleri.
3. Değerlendirme
Somut uyuşmazlıkta, davacının 696 sayılı KHK sonrası davalı nezdinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiği ve geçiş sırasında taraflarca 01.04.2018 tarihli iş sözleşmesi imzalandığı, sözleşmede açıkça " İş bu sözleşme süresince işçiye her ay brüt asgari ücretin %25 fazlası üzerinden günlük olarak ödeme yapılır" şeklinde düzenleme yapıldığı, bu hüküm karşısında ücretin sözleşme hükmüne göre hesaplanıp ödenmemesi nedeniyle davacının fark alacağı olacağı, her davanın kendi içindeki delillere göre değerlendirileceği ve buna göre temyize konu karar gerekçesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.