Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6139 Esas 2019/1846 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6139
Karar No: 2019/1846
Karar Tarihi: 19.03.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6139 Esas 2019/1846 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın \"silahlı terör örgütüne üye olma\" suçlamasıyla yapılan yargılama sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen karar temyiz edilmiştir. Temyiz talebi üzerine yapılan incelemeler sonucunda, ilk derece Mahkemesi kararında tayin edilen hapis cezasının Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla düzeltilmesinin aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği belirlenmiştir. Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden temyiz davasının esastan reddiyle hüküm ONANMIŞTIR. Kararda, TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK\"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet kararı verilmiştir.
16. Ceza Dairesi         2018/6139 E.  ,  2019/1846 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair kararın düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Sanık müdafiinin, ceza miktarı itibariyle yasal şartları taşımayan duruşma talebinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca reddine;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Sanığın yasal süresinden sonra temyiz başvurusunda bulunduğu belirlenerek sanık müdafinin temyiz talebi üzerine, vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    İlk derece Mahkemesi kararında sanık hakkında doğru olarak tayin olunan "6 yıl 5 ay 15" gün sonuç hapis cezasının Bölge Adliye Mahkemesi kararında "5 yıl 17 ay 15 gün" olarak düzeltilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin,
    tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şanlıurfa 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.