12. Ceza Dairesi Esas No: 2020/622 Karar No: 2020/3460 Karar Tarihi: 15.06.2020
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/622 Esas 2020/3460 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, taksirle ölüme neden olma suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmış, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Katılanın vekalet ücreti sanıktan tahsil edilerek hazineye irat kaydına alınması yerine, katılana verilmesi gerektiği belirtilerek yapılan itiraz reddedilmiştir. Adalet Bakanlığı kanun yararına bozma talebinde bulunmuştur. Yargıtay, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz merciinin kararının reddedilmesine ve kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermiştir. Kanunlar: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 85/1 ve 62/1. maddeleri; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 231/5, 324/1. madde ve fıkrası, 309. madde. 1136 Avukatlık Kanunu'nun 168. maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 14/1. maddesi.
12. Ceza Dairesi 2020/622 E. , 2020/3460 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Taksirle ölüme neden olma suçundan sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 85/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, katılan kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden taktir edilen 2.180,00 Türk Lirası vekalet ücretinin sanıktan tahsili ile hazineye irat kaydına dair Tefenni Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli ve 2017/164 esas, 2018/319 sayılı kararına karşı vekalet ücretinin katılana verilmesine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle yapılan itirazın reddine dair mercii Burdur Ağır Ceza Mahkemesinin 13/11/2018 tarihli ve 2018/1251 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. 1136 Avukatlık Kanununun 168. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1. maddesindeki, “Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine Tarifenin ikinci kısmın ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir.” şeklindeki düzenleme ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 324/1. madde ve fıkrasında yer alan "(1) Harçlar ve tarifesine göre ödenmesi gereken avukatlık ücretleri ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla Devlet Hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama giderleridir." şeklindeki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, katılanın hak ettiği vekâlet ücretinden sanığın sorumlu olduğu ve takdir olunacak vekalet ücretinin sanıktan tahsiline karar verildikten sonra katılana verilmesi gerektiği gözetilmeden, hazineye irat kaydına şeklinde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 24.01.2020. gün ve 94660652-105-15-20183-2019 - Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.02.2020 gün ve 2020/14381 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla; Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık müdafii tarafından sanık hakkında hükmedilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının esası yönünden itiraz edildiği, katılan vekilinin itirazının bulunmadığı, itirazın mercii Burdur Ağır Ceza Mahkemesi reddedildiği anlaşıldığından; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı itiraz kanun yoluna başvurulması hâlinde, itiraz merciinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesinin şartlarının oluşup oluşmadığı, bu kapsamda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını etkileyecek hukuka aykırılık ile kararda hukuka aykırılık bulunup bulunmadığını inceleyebileceği, açıklanmayan mahkumiyet hükmü içeriğindeki hukuka aykırılıkların ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarını etkilemesi halinde denetlenebileceği, bu kararın varlık ve uygulanma koşullarını etkilemeyip hükmün bünyesine dahil hukuka aykırılıkların ise ancak davanın düşmesi veya hükmün açıklanması halinde temyiz kanun yolu ile incelenebileceği anlaşılmakla,
Burdur Ağır Ceza Mahkemesinin 13/11/2018 tarihli ve 2018/1251 değişik iş sayılı kararına yönelik Kanun Yararına Bozma talebinin 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.