11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1292 Karar No: 2019/2030 Karar Tarihi: 27.02.2019
Sahte fatura düzenlemek - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1292 Esas 2019/2030 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme sanık hakkında 2004, 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan beraat verdi. Ancak, sanık hakkında 2005 takvim yılında düzenlenen sahte fatura suçu zamanaşımına uğradığı için düşürüldü. Ayrıca, sanık hakkında 2004-2005 takvim yıllarında verilen beraat kararı bozuldu ve suç tarihinde yürürlükte bulunan kanuna göre uzatılmış dava zamanaşımının hesaplanması gerektiği belirtildi. Sanık hakkında 2006 takvim yılında düzenlenen sahte fatura suçu da zamanaşımına uğradığı için düşürüldü. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 66/1-e, 67/4, 102/4, 104/2, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9, 765 sayılı TCK ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2019/1292 E. , 2019/2030 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenlemek HÜKÜM : Sanık ... hakkında 2004,2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan: Beraat Sanık ... hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek: Düşme
1- Sanık ... hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen zamanaşımı nedeniyle düşme hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, sanığa yüklenen "2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçunun gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen uzatılmış dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gerekçeleri gösterilerek Mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında 2004-2005 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçunun gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık uzatılmış dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği; “2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçu yönünden ise en aleyhe kabul ile son faturanın düzenlendiği 31.12.2005 tarihinin suç tarihi olduğu kabul edilerek, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9. maddeleri hükmü karşısında, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Kanunda öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı Kanun’un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde yer alan 12 yıllık uzatılmış dava zamanaşımının suçun işlendiği 31.12.2005 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, düşme yerine beraat hükümleri kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 3- Sanık ... hakkında 2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen “2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 27/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.