Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3055
Karar No: 2016/1534
Karar Tarihi: 09.03.2016

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/3055 Esas 2016/1534 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı-karşı davacı yüklenici, eser sözleşmesinden kaynaklı olarak işin kısmen ifa etmesine rağmen eserde meydana gelen ayıpların giderilmemesi sebebiyle davacının sözleşmeden dönme ve ödemiş olduğu 65.000,00 TL'nin iade talebinin mümkün olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabul edilmesi, karşı davanın ise reddedilmesi istemiyle açtığı davada; yerel mahkeme asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar vermiştir. Temyiz yoluyla incelenen kararda ise eserin benzeri imalâtlarda bulunan değer ve kalitede olmaması, eserden beklenen amacı karşılamaması sebebiyle eserin ayıplı olduğu ve davacının sözleşmenin feshi ve ödediği bedelin iadesi talebinin kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 360. maddesi uyarnca, iş sahibi işin kullanılamayacak derecede kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olması durumunda işi kabul etmekten imtina edebilir. İş sahibi, eser bedeli olarak ödediğinin iadesini talep edebilir.
15. Hukuk Dairesi         2015/3055 E.  ,  2016/1534 K.

    "İçtihat Metni"

    .....

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili Avukat ... ve Avukat .... ile davalı-k.davacı vekili Avukat.... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup asıl dava sözleşmeden dönülmesi nedeniyle ayıplı malın iadesi ve ödenen 65.000,00 TL alacağın ticari faiziyle birlikte tahsili, karşı dava alacak istemine ilişkindir.
    Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 135.000,00 TL"nin 28.12.2011 temerrüt tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davacı karşı davlalıdan alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı karşı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-karşı davalının sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı-k.davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davalı yüklenici davacı iş sahibine ait .... mevcut fabrikasında kullanılmak üzere ...formu .... formunda oluklu trapez hat alımı ve buna bağlı olarak aynı makineye ek sac açıcı makine alımı işini üstlenmiş, işe başlamış edimini kısmen ifa etmiştir.
    Davalı tarafından 27/200 formu trapez hattı için verilen 17.06.2010 tarihli teklifte iş bedeli 140.000,00 TL sürenin 90 gün, 18/76,2 formunda oluklu trapez hattı için verilen 17.06.2010 tarihli teklifte sözleşme bedeli 77.000,00 TL işin süresi 90 gün olarak gösterilmiştir.
    Davacı 29.06.2010 tarihinde 40.000,00 TL daha sonra 25.000,00 TL olmak üzere toplam 65.000,00 TL tutarında ödemede bulunmuştur.
    Yanlar arasındaki temel uyuşmazlık asıl davada eserdeki ayıbın eserin reddini gerektirir derecede olup olmadığı buna bağlı olarak dava konusu makinenin davalı karşı davacıya iadesi gerekip gerekmediği, karşı davada iş bedeli ve vincin bedeliyle ilgili alacak noktasında toplanmaktadır.

    ...

    Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme aktidir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Eser yüklenicinin sermayesi, sanat ve becerisini kullanarak gerçekleştirdiği sonuçtur. İş sahibi ısmarladığı eserin belli nitelikler taşımasını, amacı karşılamasını arzu eder şayet ısmarlanan eser iş sahibinin beklentisini karşılamıyorsa sözleşmenin yararlar dengesi iş sahibi aleyhine bozulur. Bu bakımdan eser, fen ve sanat kurallarına uygun ve iş sahibinin amacını karşılar nitelikte imâl edilmelidir. Aksi halde eser ayıplıdır ve yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuçtan sorumluluğu ortaya çıkar. Bir tanımlama yapmak gerekirse; yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuçtan sorumluluk borcu, yüklenicinin eseri teslim borcunun tamamlayıcısı olarak meydana getirdiği eserde ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcudur. Bu gibi durumlarda eserde dürüstlük kuralları gereğince bulunması gereken niteliklerin yokluğu sözkonusudur. Yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuç borcundan doğan iş sahibinin hakları, dava ve sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Yasası"nın 360. maddesinde gösterilmiştir. Bunlar ayıbın varlığına göre, eserdeki ayıpların giderilmesini talep, ayıplı eserden ötürü ücretten indirimi istemek ve eseri kabulden kaçınmaktır.
    818 sayılı Borçlar Yasası"nın 360/1. maddesi uyarınca yapılan şey iş sahibinin kullanamayacağı ve nısfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya mukavela şartlarına aykırı olursa iş sahibi o şeyi kabulden imtina edilebilir. İş sahibinin Yasa"nın bu hükmünden yararlanabilmesi için teslim edilen eserin benzeri imalâtlarda bulunan değer ve kalitede olmaması, bu yüzden de iş sahibinin eserden beklediği amacı karşılamaması gerekir. Eseri kabulden kaçınma hakkı (Sözleşmenin feshi) eseri teslim almadan kaçınma şeklinde kullanılabileceği gibi eğer ayıplar teslimden sonra kullanmayla ortaya çıkıyorsa zamanaşımı süresi içerisinde bunların öğrenilmesiyle de kullanılabilir.
    İş sahibinin sözleşmenin feshi hakkını kullanması ile sözleşme geriye etkili olarak ortadan kalkar ve taraflar fesihten önce edimde bulunmuşlarsa bunların iadesini isteyebilirler (Bk. md. 108/1).
    Açıklanan olgular gözönünde bulundurularak somut olaya dönülürse; yerel mahkemece yapılan yargılama sürecinde teklif yazıları, fatura örneği, ihtarname suretleri, .... Hukuk Mahkemesi"nin... iş sayılı tespit dosyası getirilmiş tarafların göstermiş oldukları diğer kanıtlar da toplandıktan sonra yerinde keşif yapılarak ve dosya üzerinden olmak üzere konunun uzmanı bilirkişilerden rapor alınmış, taraf tanıkları da dinlenmiştir. Tanık sözleri ve tüm dosya kapsamı belgeler bir bütün halinde değerlendirildiğinde ayıp ihbarının süresinde yapıldığı açıklık kazanmıştır. Bilirkişi raporlarında dava konusu makinenin ayıplı olduğu ve davalı karşı davacı firmanın ayıbı gidermek için yaptığı çalışmalardan da sonuç alınamadığı, makinenin çalışamaz durumda bırakıldığı bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve ödemiş olduğu 65.000,00 TL"yi iade talebinin mümkün olabileceği davalı karşı davacının isteminin yerinde olmadığı ifade edilmiştir. Yapılan değerlendirmede bilirkişi raporlarının usul ve yasaya uygun olup Yargıtay denetimine everişli bulundukları görülmüştür.
    ...

    Davacı iş sahibinin, davalı karşı davacı yükleniciye iş bedeline karşılık 65.000,00 TL ödemesi ile ilgili konuda çekişmede bulunmamaktadır.
    Şu halde eser benzeri imalâtlarda bulunan değer ve kalitede değildir. İş sahibinin eserden beklediği amacı karşılamamaktadır. Mevcut ayıplar eserin reddini gerektirir derecededir.
    Eserin reddini gerektiren nedenler ortaya çıktığına göre yüklenici olan davalı karşı davacı eserin bedelini isteyemez. İş sahibi olan davacı karşı davalı sözleşmenin feshini ve eser bedeli olarak ödediğinin iadesini isteyebilir (BK md. 108/1).
    Bu nedenlerle asıl davanın davacı karşı davalıda bulunan makinenin davalı karşı davacı yükleniciye iadesi koşulu ile kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir. Davalı karşı davacı yüklenici davasında bakiye iş bedeli 85.000,00 TL, vinc bedeli 50.000,00 TL olmak üzere toplam 135.000,00 TL alacak isteminde bulunmuşsa da eserin reddini gerektirir derecede ayıplı olması bu nedenle iade koşullarının gerçekleşmesi, davaya konu edilen vincin ise davacı karşı davalı iş sahibine teslim olgusunun kanıtlanamaması nedeniyle her iki alacak kalemi isteminin de yerinde olmadığı anlaşıldığından karşı davanın reddi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması da isabetli olmamıştır.
    Yerel mahkemece açıklanan olgular gözden kaçırılarak kanıtların ve uygulanacak yasa hükümlerinin hatalı değerlendirilmesi sonucu asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı-karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, 1.350,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı-k.davacı yükleniciden alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacı-karşı davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    ...

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi