Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7486 Esas 2017/2473 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7486
Karar No: 2017/2473
Karar Tarihi: 27.03.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7486 Esas 2017/2473 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalıya açtığı alacak davasının reddedilmesine rağmen kur farkı nedeniyle icra takibi başlatmıştır. Davalı, takibe itiraz etmiş ancak mahkeme, yapılan ticari alışveriş nedeniyle ödemelerin yabancı para ile yapılacağına ilişkin sözleşme bulunmadığı gerekçesiyle davacının kur farkı talep edemeyeceği belirtilerek davanın reddine karar vermiştir. Ancak taraflar arasındaki ilişkinin yabancı para ile gerçekleştirildiği belirtilmekte ve davalının defterlerinde kur farkına ilişkin alacak kaydı bulunduğu rapor edilmektedir. Bu sebeple hüküm bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri belirtilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/7486 E.  ,  2017/2473 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili , davacı tarafından davalı aleyhine açılan alacak davasının .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/343 Esas -2012/268 karar sayılı ilamı ile reddine karar verildiğini, aynı mahkeme kararı ile davalı yanın kur farkı nedeniyle davacıya 49.379,51 TL borçlu olduğunun hüküm altına alındığını bu karar üzerine kur farkının tahsili için kararda belirtilen tarihten geçerli olmak üzere faizde eklenmek suretiyle toplam 53.531,45 TL üzerinden ... 27 İcra Müdürlüğünün 2012/14720 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine başlandığını, davalının borçlu olmadığını belirterek takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, alacağın bilirkişi incelemesi sonucuna ve mahkeme kararına dayandığını, davalının aleyhine olan bu hükme itiraz etmediğini ve temyizde etmediğini itirazının kötü niyetli olduğunu bildirerek davalının itirazının kaldırılarak takibin devamına, % 20 inkar tazminatı alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili ,davanın mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının önce takip yapıp .... Asliye Ticaret Mahkemesi"ne dava açtığını, her iki tarafın ticari defter ve belgelerinin incelendiğini, bilirkişi raporu ile defterlerin davacının lehine delil olmayacağı kanaatine varıldığını ve rapor doğrultusunda davanın reddine karar verildiğini davacının, davalıdan alacağı olmaması sebebiyle davası reddedilmesine rağmen, kur farkı nedeniyle alacaklı olduğu iddiası ile icra takibi başlattığını, itirazları üzerine takibin durduğunun, kur farkı alacağının bilirkişi incelemesi ve mahkeme kararına dayandığı iddia edilmekte ise de, taraflar arasında kur farkı istenebileceğine dair yazılı bir sözleşme olmadığının bilirkişi raporu ile açıkça ortaya konulduğunu, asıl talep ve davada kur farkına dair hiçbir talep olmadığını ticari defterlere göre davacıya borçlu bulunulmadığı sabit olan davalının kur farkı ödemesinin de beklenemeyeceğini bildirerek davanın reddini % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kur farkı alacağı nedeniyle yapılan takibe itirazın iptali davası olduğu,alınan bilirkişi raporu ile de açıkça tespit edildiği üzere taraflar arasında yapılan ticari alışveriş nedeniyle ödemelerin yabancı para ile yapılacağına ilişkin sözleşme bulunmadığından davacının davalıdan kur farkı talep edemeyeceği belirtilerek davanın reddine, yasal şartları bulunmadığından davalıya inkar tazminatı ödenmesine yer olmadığına karar verilmiş,hüküm süresinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.



    Taraflar arasındaki ilişkinin yabancı para ile gerçekleştirildiği fatura ve taraf defterlerinin içeriğinden anlaşılmaktadır,kaldı ki taraflar arasında bu konuda uyuşmazlıkta yoktur. Somut olayda işin niteliği gereği yazılı sözleşme yapılması geçerlilik koşulu değildir,mahkemece bu gerekçeyle davanın reddi isabetsizdir. Bilirkişi raporunda davalı defterlerinde kur farkına ilişkin alacak kaydı bulunduğu belirtilmiştir,bir tacirin kendi defterleri aleyhine delil teşkil eder ,ne var ki raporun son kısmında bu kayıtların muhasebe teknikleri gereği yapıldığı konusunda görüş bildirilmiştir,mahkemece bu konu üzerinde durulup,çekle yapılan ödemeler de gözetilerek yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda elde edilecek deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.