
Esas No: 2022/4963
Karar No: 2022/6500
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/4963 Esas 2022/6500 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/4963 E. , 2022/6500 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 5. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 39. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, 14.08.2014-10.05.2017 tarihleri arasında davalı Şirketlerin kurmuş olduğu adi ortaklık bünyesinde ... şantiyesinde Jeoloji Mühendisi olarak çalıştığını, işyeri kayıtlarının ve bordroların gerçeği yansıtmadığını, davacının işyeri ile ilgili bazı sorunlarını koordinatöre aktardığını, koordinatörün kendisine “bu kadar sorun varsa bırakın işi, bir anlamınız yok” şeklinde telefon mesajı yolladığını, bu nedenle işi bırakmak zorunda kaldığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacının işe gelmemesi üzerine usulüne uygun olarak devamsızlık tutanakları düzenlendiğini ve noterden yapılan bildirim ile iş sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle haklı nedenle feshedildiğini, davacının beyanlarının gerçeği yansıtmayıp haksız kazanç teminine yönelik olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...davacının davalı iş yerinde çalıştığı, iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeksizin sona erdiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının yıllık izinlerini kullandığını yada yıllık izin ücretlerinin ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının yıllık izin ücreti alacağına hak kazandığı, davacının fazla mesai yaptığını, hafta tatillerinde ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını ispatladığı, bu çalışma ücretlerinin ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ile ulusal bayram genel tatil ücreit alacağına hak kazandığı, davacının fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacağından mahkememizce %30 oranında hakkaniyet indiriminin yapıldığı, mahkememizce görevlendirilen bilirkişinin raporuna göre davacının talep edebileceği kıdem tazminatı alacağının brüt 12.122,76-TL, ihbar tazminatı alacağının brüt 6.510,84-TL, fazla mesai ücreti alacağının brüt 33.894,90-TL, ulusal bayram genel tatil ücreti alacağının brüt 1.245,70-TL, hafta tatili ücreti alacağının brüt 4.735,08-TL, yıllık izin ücreti alacağının brüt 3.442,32-TL olduğu, bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve delillere uygun olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.eBu itibarla, mahkememizce yapılan yargılama ve incelenen tüm dosya kapsamına göre, Davacının davalı iş yerin, mahkememizce görevlendirilen bilirkişinin raporuna göre davacının talep edebileceği kıdem tazminatı alacağının brüt 12.122,76-TL, ihbar tazminatı alacağının brüt 6.510,84-TL, fazla mesai ücreti alacağının brüt 33.894,90-TL, ulusal bayram genel tatil ücreti alacağının brüt 1.245,70-TL, hafta tatili ücreti alacağının brüt 4.735,08-TL, yıllık izin ücreti alacağının brüt 3.442,32-TL olduğu, bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve delillere uygun olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.eBu itibarla, mahkememizce yapılan yargılama ve incelenen tüm dosya kapsamına göre, Davacının davalı iş yerinde çalıştığı, iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeksizin sona erdiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının yıllık izinlerini kullandığını yada yıllık izin ücretlerinin ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının yıllık izin ücreti alacağına hak kazandığı, davacının fazla mesai yaptığını, hafta tatillerinde ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını ispatladığı, bu çalışma ücretlerinin ödendiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ile ulusal bayram genel tatil ücreit alacağına hak kazandığı, davacının fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacağından mahkememizce %30 oranında hakkaniyet indiriminin yapıldığı, mahkememizce görevlendirilen bilirkişinin raporuna göre davacının talep edebileceği kıdem tazminatı alacağının brüt 12.122,76-TL, ihbar tazminatı alacağının brüt 6.510,84-TL, fazla mesai ücreti alacağının brüt 33.894,90-TL, ulusal bayram genel tatil ücreti alacağının brüt 1.245,70-TL, hafta tatili ücreti alacağının brüt 4.735,08-TL, yıllık izin ücreti alacağının brüt 3.442,32-TL olduğu, bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve delillere uygun olduğu..." gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle İlk Derece Mahkemesinin ücret konusundaki kabulünün eksik incelemeye dayalı olduğunu, meslek kuruluşundan herhangi bir ücret araştırması yapılmadan ve davacıya banka yolu ile ödenen ücret değerlendirilmeden sadece müvekkilinin çalıştığı dönemde başka bir dava dosyasında tanık sıfatıyla verdiği ifadenin esas alınması suretiyle sonuca gidilmesinin hatalı olduğunu, bu nedenle bilirkişi raporunda tespit edilen net ücretin gerçek ücret olmadığını ileri sürerek kararın aleyhe olan kısmının kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle davacının kendi isteğiyle tüm kanunî ve sözleşmeden doğan haklarını alarak ve haklı bir neden sunmadan istifa ederek ayrıldığını, bu sebeple kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, iş sözleşmesinin feshine ilişkin noter evrakının dosya içerisinde mevcut olmasına rağmen eksik inceleme ile karar verildiğini, davacının başka bir dava dosyasında yer alan yeminli ifadesi dikkate alınmadan belirlenen fazla çalışma saatlerinin gerçeği yansıtmadığını, ayrıca davacının şantiye şefi olarak çalışmış olduğundan kendi çalışma saatlerini kendisi belirleyebilecek durumda olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...davalı işverenlik tarafından dosya kapsamına herhangi bir yazılı fesih bildirimi veya devamsızlık tutanağı sunulmadığı ve davacı tanığı Hüseyin Seçkin'in beyanı dikkate alındığında, ispat yükü kendisinde olan davalı işveren tarafından davacının iş akdinin tazminat ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiğinin ispat edilemediği, davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, dosyada mevcut olan banka kayıtları kapsamında davalı tarafından yapılan maaş ödemeleri, maaş ödemesi ile aynı tarihte maaş dışında düzenli olarak yapılan diğer ödemeler, ödeme açıklamalarında davalı özgün firması ile iş ortağı olarak belirtilen Aga Enerji firması, davacı tarafça şirket müdürü olarak belirtilen Sedat Budak'ın yer alması, davacının bir başka mahkemede tanık olarak verdiği beyanı ve dinlenen bir kısım tanıkların davacının şantiye şefi olarak çalıştığını beyan ettikleri birlikte dikkate alındığında davacının son aylık brüt ücretinin 19.244,80 TL olduğunun anlaşıldığı, davacının dinlenen taraf tanıklarının anlatımları ile davalı işyerinde hafta tatillerinde ve milli bayramlarda çalıştığını ispat ettiği, tanıkların kışın çalışmaların aralıklı olarak yürütüldüğü konusunda herhangi bir beyanlarının bulunmadığı, bilirkişi raporunda tespit edilen çalışma gün ve saatlerini dosya kapsamına uygun olduğu, davacının Geyve AHM 'deki hafta tatiline ilişkin beyanlarının soyut olduğu, davacıya hafta tatili ve genel tatil çalışma ücretlerinin ödendiğinin işverenlik tarafından usulünce ispat edilemediği, davacının yaptığı işin niteliği, çalışma süresi dikkate alındığında davacının hafta tatili ve genel tati günleri çalışma ücretlerinde %30 oranında karineye dayalı makul indirim yapılmasının dosya kapsamına uygun olacağının değerlendirildiği, ayrıca şantiye şefi olarak çalışan davacının üzerinde emir ve talimat veren amirinin olduğu dosya kapsamından anlaşılamadığı gibi mesai saatlerini belirleme noktasında hareket özgürlüğüne sahip olduğu tespit edilmekle, üst düzey yönetici olduğu anlaşılan davacının fazla mesai alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği ..."
gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi gereğince kararın düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, fazla çalışma talebinin reddine ve diğer alacak talepleri yönünden ise davacı talebi doğrultusunda İlk Derece Mahkemesince kabul edilen tutarlar üzerinden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle davacının şantiye şefi olmayıp başkalarından emir ve talimat aldığını, buna dair yazıyı dosyaya sunduklarını, fazla çalışma alacağı yönünden ret kararı verilmesinin hatalı olduğunu, dava konusu alacakların tespit edilen yeni ücrete göre belirlenmesi ve fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının şantiye şefi olarak çalışıp çalışmadığı ve fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanamayacağı, ücretinin tespiti ile davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması istemine ilişkin olarak Mahkemece ayrıca karar verilmesi gerekip gerekmediği konularındadır.
2. İlgili Hukuk
1.4857 sayılı İş Kanunu'nun 41 inci maddesi.
2.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "Kısmi dava" kenar başlıklı 109 uncu maddesi şöyledir:
"(1) Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda,
sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir.
(2) (Mülga: 1/4/2015-6644/4 md.)
(3) Dava açılırken, talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmiş olması hâli
dışında, kısmi dava açılması, talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmez."
3. Değerlendirme
1.Dosya kapsamına göre davacının mesaisini kendisi belirleyebilecek konumda şantiye şefi olarak çalıştığının sübut bulması karşısında fazla çalışma talebinin reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
2. Bir üst başlıkta yer alan mevzuat hükümlerine göre davacı fazlaya ilişkin haklarından açıkça feragat etmediği sürece, hak kazandığını iddia ettiği alacağını her zaman talep edebilir. Bölge Adliye Mahkemesince yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış; bilirkişi raporunda yeniden ücret belirlenerek hesaplama yapılmıştır. Yeni hesaplamalar doğrultusunda tespit edilen alacakların daha sonra dava edilebilmesi için Mahkemece fazlaya ilişkin hakların açıkça saklı tutulmasına karar verilmesine gerek bulunmamaktadır. Tavan ücret üzerinden hesaplanması gerektiği için miktarı değişmeyecek olan kıdem tazminatına yönelik talep bakımından fazlaya ilişkin talebin reddedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığının, uyuşmazlık konusu diğer alacak talepleri bakımından ise redde ilişkin herhangi bir hüküm kurulmadığının anlaşılmasına göre davacının bu husustaki temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
HARÇ - Davacı
80,70 TL O.H.
80,70 TL P.H.
00,00 TL