Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5437
Karar No: 2022/6496
Karar Tarihi: 25.05.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/5437 Esas 2022/6496 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/5437 E.  ,  2022/6496 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 28. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... Anadolu 15. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin ...'da akaryakıt istasyonu işlettiğini, davalılardan ...ve ... isimli şahısların bu akaryakıt istasyonunda yaklaşık üç yıldır pompacı olarak çalıştıklarını, diğer davalılar ... ve ...nın yukarıda anılan işçilerin babaları olduklarını, davacı Şirket çalışanı olan ... isimli davalının işyerinde uyurken yakalandığını ve işten çıkarıldığını, davacı Şirket yetkilisinin 22.03.2012 tarihinde işletmenin içinde bir akaryakıt fişi bulduğunu, miktarının 3.359,16 TL olduğunu gördüğünü, işyerinde çalışanlara bu fişin kime ait olduğunu ve miktarın fazla olduğunu sorduğunda böyle bir satış yapılmadığını, vardiyada bu miktarda bir yakıt satışı görülmediğinin söylendiğini, durumdan şüphelenmesi üzerine uzun zamandan beri, depoya konan yakıt ile kasaya giren para arasında yaklaşık ve periyodik olarak 10.000,00 ila 15.000,00 TL arasında uyumsuzluklar bulunduğunu tespit ettiklerini, araştırma yaptıklarını, işyerinin otomasyon sistemini yürüten firmayla görüştüklerini, şifrenin kırılmış olabileceğini söylediklerini, vardiyaların geriye dönük olarak kontrol edildiğini, yaptıkları tespite göre otomasyon sisteminin devre dışı bırakılmak suretiyle kayıt dışı satış yapılarak ve gece dışarıdan anlaşmalı olarak getirtilen araçlara varil dolusu yakıt vermek suretiyle satış bedelini cebe attıklarını tespit ettiklerini, kamera kayıtlarının ve bilgisayar kayıtlarının incelendiğini, davalı işçilerin vardiyalarında usulsüzlük olduğunu tespit ettiklerini, ...ile yaptıkları konuşmada panikleyerek yaptığı usulsüzlüğü kabul ettiğini ve bu işi ... ve ... ile birlikte yaptıklarını, otomasyon şifresini ...in kırdığını, 2010 yılından bu yana bu şekilde akaryakıt satışı yaparak parasını ceplerine attıklarını kabul ettiğini, ...in 15.000,00 TL ödeme yaptığını, davalı işçilerin babaları olan diğer davalıların da çocuklarının yaptığı usulsüzlük nedeniyle oluşan 360.000,00 TL olarak hesaplanan zararı ödemeyi kabul ettiklerini ancak ödeme yapmadıklarını, bu şahısların bono imzalayarak verdiklerini, ancak daha sonra ... Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2012/495 Esas sayılı menfi tespit davasını açarak senedin zorla imzalatıldığını iddia ettiklerini, oysa zorlama bulunmadığını, davalı ... ve ...hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/5681 ve 2012/2869 soruşturma sayılı dosyalarının bulunduğunu, davalı işçilerin bu usulsüzlüğü yaptıklarına dair imzalı beyanları bulunduğunu belirterek sonuçta, müvekkili Şirketin bu şekilde oluşan 345.000,00 TL zararının davalılardan faizleriyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davaya bakma görevinin iş mahkemesine ait olduğunu, çünkü davalılar ...ve Eray'ın davacı Şirkette işçi olarak çalıştığı döneme ilişkin iddialar ileri sürüldüğünü belirterek görev itirazında bulunmuş, ayrıca esas yönünden de davalılardan Gürsel'in tespitten 8 ay önce işten çıkartıldığını, Eray'ın ise sadece 7 aydır çalıştığını, davacı işverence darp edilerek ve zorla senet imzalatılarak kendilerinden imzalı belge alındığını, her türlü işlemin işverenin bilgisi dahilinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin delil olarak, ... Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyası, hırsızlığa ilişkin kamera kayıtları, tanık anlatımları, davalıların oğulları tarafından verilen suçu üstlendiklerine ilişkin belge, davacının kendi rızaları ile verdikleri bono, ... Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/495 Esas sayılı dava dosyası, bilirkişi incelemesi, keşif, ASİS denetleme kayıtları, ticari defterler alım faturaları ve satışa ilişkin farkları da gösterir kayıtlar, sigorta poliçeleri ve diğer yasal delillere dayandığı, davacıya ait sigorta sicil kaydı, işyeri sicil dosyası ve taraf vekillerinin dayandığı tüm delillerin celp edilip incelendiği ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya verilen kesin sürelere rağmen ticari defterlerin dosyaya sunulmadığı ve inceleme yapılamadığından davacı tarafından hangi davalıdan alacaklı olduğu ve miktarları ispatlanamamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davalı işçilerin işveren davacıya ait akaryakıt istasyonunda, kodlar ve mekanizmalarda oynayarak kendi hesaplarına satış yapmak ve paralarını almak sureti ile işledikleri nitelikli suç sonucunda davacı Şirketin defterlerini ibraz edememesine bağlı olarak davanın reddine karar verildiğini, davacı Şirketin, davalı işçiler tarafından soyulduğu konusunda ceza davaları ve kararlar çerçevesinde şüphe bulunmadığını, ekonomik olarak krize giren Şirketin tasfiye sürecinde defterlerinin zayi olmasının ceza davasında beraat kararı verdirmeyeceği gibi hırsızlık yapan işçi hakkında da tazminat yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağını, ceza dosyaları ve diğer deliller incelenmek suretiyle zarar tespiti yerine defter ibraz edilemediği için davanın reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep etmiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; ... Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.03.2016 tarihli ve 2013/359 Esas, 2016/25 Karar sayılı kararı ile sanıklar ... ve ...'nun hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu işledikleri kabul edilerek 6 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ceza dosyasında zarar miktarına ilişkin alınan bir bilirkişi raporu bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi tarafından davacı Şirketin zararının ve davalıların varsa sorumluluk miktarlarının tespiti amacıyla Şirkete ait defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak istenmiş ise de kayıtların verilen tüm sürelere rağmen sunulmadığı, bu durumda dosyada tespite yarar bir delil bulunmadığı, davalı işçiler hakkında verilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının sanıklar hakkında hukuki sonuç doğurmayacağı ve kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olmadığı, ayrıca ceza dosyasında da davacı şirketin maddi zararına ilişkin bir tespit yapılmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde ispatlanamayan davanın reddine dair kararın isabetli olduğu sonucuna varılarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davalı vekili temyiz dilekçesinde; dava dilekçesi ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaları tekrar ederek davalı işçilerin işverene ait akaryakıt istasyonunda kodlar ve mekanizmalarda oynayarak kendi hesaplarına satış yapmak ve paralarını almak suretiyle işledikleri nitelikli suça rağmen davacı Şirketin defterlerini ibraz edememesi sebebiyle davanın reddine karar verildiğini, oysa suçun varlığı konusunda şüphe bulunmadığını, ekonomik olarak krize giren Şirketin tasfiye sürecinde defterlerinin zayi olmasının hırsızlık yapan işçi hakkında tazminat yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağını, ceza dosyaları ve diğer deliller incelenmek sureti ile zarar tespiti yerine defter ibraz edilemediği için davanın reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın kaldırılmasına ve hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davalı işçiler ... ve ...'nun davacı işverene zarar verip vermediğinin ve zarar miktarının ispatı noktasındadır.

    2. İlgili Hukuk
    1.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) "Zararın ve Kusurun İspatı" başlıklı 50 inci maddesi şöyledir:
    " Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
    Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler."

    2. 6098 Kanun'un 51 inci maddesine göre; hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.

    3. 6098 sayılı Kanun'un " İşçinin sorumluluğu" kenar başlıklı 400 üncü maddesi şu şekildedir:
    " İşçi, işverene kusuruyla verdiği her türlü zarardan sorumludur.
    Bu sorumluluğun belirlenmesinde; işin tehlikeli olup olmaması, uzmanlığı ve eğitimi gerektirip gerektirmemesi ile işçinin işveren tarafından bilinen veya bilinmesi gereken yetenek ve nitelikleri göz önünde tutulur."

    3. Değerlendirme
    1. Zarara uğrayan, uğradığı zararı ile zarar verenin kusurunu ispat etmekle yükümlüdür. İşverenin zararını ispata yönelik olarak tek belge sunmuş olup bu belge 06.02.2012-22.03.2012 tarihleri arasındaki kamera kayıtlarına göre 9.410.31 kg akaryakıtın çalınan emtia olarak belirtildiği tutanaktır.
    2. Davalı ... 20.05.2008-15.08.2011 tarihleri arasında işyerinde çalışmış ise de 22.03.2012 tarihli tespit sırasında işyerinde çalışmamaktadır. Diğer davalı ... Taşçı'nın ise 25.08.2011-23.03.2012 tarihleri arasındaki 7 aylık dönemde davacı Şirkette çalıştığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamında işverenin dava dilekçesinde belirttiği zararın 345.000,00 TL olduğuna dair hiçbir veri yoktur.
    3. Dosyada bulunan Neova Sigorta Şirketinin denetim raporunda davacı işverenin üç pompadan ikisini sisteme dahil edip birini sistem dışı bıraktığı, ayrıca otomasyon şifresi dört sıfırdan ibaret olup işverenin basiretli bir tacir gibi davranmadığı, normalde günlük muhasebe kayıtlarına dayanan Z raporuyla bu tespitin hemen yapılarak zararın önlenmesinin mümkün olduğu, ifadesine başvurulan işyeri çalışanlarının da Şirket müdürü tarafından muhasebe kayıtlarının uyarlandığını belirttikleri tespit edilmiştir.
    5. Ceza dosyasındaki bilgi ve belgelere göre zararın miktarının ne olduğu ve hangi davalının ne miktardan sorumlu olduğu ispat edilememiştir.
    6. Dosya kapsamında zarara dair hiçbir veri bulunmamakta olup davacı işveren işyeri defter, kayıt ve belgelerini ibraz etmediğinden kayıtlara göre uğranılan zararın tespitinin yapılamadığı anlaşılmaktadır.
    7. Açıklanan sebeplerle davacının temyiz itirazlarının yersiz olduğu, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının isabetli olduğu değerlendirilmiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararını 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,


    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    25.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi