20. Ceza Dairesi 2019/1142 E. , 2020/3093 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hükümler :1)Mahkûmiyet; İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 13/10/2017 tarihli, 2017/16 esas ve 2017/235 kara rsayılı
2)İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi’nin 06/12/2017 tarihli, 2017/2349 esas ve 2017/2437 karar sayılı kararı ile
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1)Sanık ... hakkında verilen "temyiz isteminin reddi" kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
Hükmün 19/12/2017 tarihinde sanık müdafiine usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, sanığın hükmü 15 günlük yasal süreden sonra 14/03/2018 tarihinde temyiz ettiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi"nin 19/03/2018 tarihli ek kararı ile CMK 296/1-a maddesi uyarınca süre yönünden temyiz isteminin reddine karar verildiği anlaşılmakla, kanuna uygun olarak verilen "temyiz isteminin reddi kararına" yönelik temyiz istemlerinin, CMK"nın 302/1. maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2)Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde:
5271 sayılı CMK"nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık müdafiinin temyiz dilekçelerindeki temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a)Dosya kapsamına göre, suçun haber alınmasından sonra, hakkında ihbar bulunmadığı ve arama yapılan metruk bina ve eklentilerini kullanan şahıslar tespit edilmediği aşamada, sanık ..."in; henüz aramaya başlanmadan, kendiliğinden kolluk görevlilerin yanına gelerek, "ikametinin karşısındaki ihbara konu metruk binanın bahçesinde bulunan kümes ve odunluğun kendi kullanımında olduğunu, burada kümes hayvanı yetiştirdiğini, içinde uyuşturucu madde ele geçen poşetleri, diğer sanık ..."in olay günü emaneten kendi kullanımındaki odunluğa bıraktığını" beyan etmek suretiyle, kendi suçunun meydana çıkmasına hizmet ve yardım ettiği; dolayısı ile hakkında TCK"nın 192/3. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurularak fazla ceza tayin edilmesi,
b)Sanık ... hakkında "tekerrür hükümlerinin uygulanmasına" ilişkin hüküm fıkrasının giriş kısmında, "Sanık ..."ın sabıkasında tekerrüre esas alınan cezalarının bulunması" ibaresine yer verilmekle birlikte, ilgili fıkrarının sonuç kısmında yer alan "Sanık hakkında mükkerirlere özgü infaz rejimini ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin" ibaresinin, maddi hata (eksiklik) nedeni ile "olumlu veya olumsuz bir eylemle" tamamlanmaması sonucu, sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda tereddüte yol açılması,
c)Sanık ... hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması sırasında, tekerrüre esas alınan ilamın karar yerinde gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
d)Hükümden sonra 15/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 10. maddesi ile TCK’nın 53/3. fıkrasında yapılan değişiklik nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi’nin 06/12/2017 tarihli, 2017/2349 esas ve 2017/2437 karar sayılı hükmü hukuka aykırı bulunduğundan, 5271 sayılı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, suçun niteliği, tutuklu kalınan süre ve bozma sebebine göre sanık hakkındaki salıverilme talebinin reddine, CMK"nın 306/1. maddesi uyarınca hakkında “temyiz isteminin reddine” karar verilen sanık ...’e “a)”(sanık ...’in, suçun haber alınmasından sonra hakkında soyut ihbar ve diğer sanık ...’in beyanı dışında delil bulunmadığı aşamada, ‘ele geçen uyuşturucu maddeyi kendisinin getirerek, diğer sanığın kümesine bıraktığını’ beyan etmek suretiyle, kendi suçunun ortaya çıkmasını sağladığından, hakkında TCK’nın 192/3. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği) ve “d)”(TCK’nın 53. maddesinin uygulanması açısından, ilgili maddede hükümden sonra yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile yapılan değişikliğin değerlendirilmesi gerektiği) bentleri yönünden bozmanın SİRAYETİNE, 28/02/2019 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 304/2. maddesine eklenen (b) bendi uyarınca dosyanın İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmesine, 22.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.