Abaküs Yazılım
7. Daire
Esas No: 2018/2292
Karar No: 2021/6100
Karar Tarihi: 30.12.2021

Danıştay 7. Daire 2018/2292 Esas 2021/6100 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2292
Karar No : 2021/6100

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Bakanlığı adına ...(...) Gümrük Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: ...Nakliye Turizm ve Ticaret Limited Şirketi adına tescilli ...tarih ve ...sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında ithalatı yapılan mobil vinç isimli eşyanın, ithalinin izne tabi olmasına rağmen farklı bir gümrük tarife istatistik pozisyonunda beyan edilmek suretiyle izin alınmadan ithal edildiğinin tespit edildiğinden bahisle, gümrük müşaviri olan davacı adına 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) maddesi uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla, gümrük vergilerinde zamanaşımı süresinin gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl olduğu, gümrük vergileri alacağına bağlı idari para cezalarında da aynı zamanaşımı süresinin uygulanacağı, bu sürenin gümrük yükümlülüğünü doğuran olayla ilgili dava açılması halinde duracağı, gümrük vergilerini doğuran olayın Türk Ceza Kanununa göre ceza uygulanmasını gerektiren bir fiile ilişkin olması ve suçun zamanaşımının daha uzun olması halinde Türk Ceza Kanunundaki dava ve ceza zamanaşımı sürelerinin uygulanacağı tespiti yapılarak, olayda, dava konusu cezaya dayanak beyannamenin 28/02/2012 tarihli olduğu anlaşıldığından, para cezası kararının, gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl içerisinde düzenlenip tebliğ edilmesi gerekirken, bu süre geçirilerek 14/07/2015 tarihinde tebliğ edildiğinden, zamanaşımı nedeniyle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının .... Asliye Ceza Mahkemesinin ...Esasında kayıtlı ceza davası kapsamında yargılandığı, bu nedenle Türk Ceza Kanunu'ndaki zamanaşımı sürelerinin dikkate alınması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddinin gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 38. maddesinin 1. fıkrasında, kimsenin işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamayacağı, kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemeyeceği öngörülmüş; aynı maddenin üçüncü fıkrasında da cezanın yasayla konulacağı belirtilmiştir.
Anayasa'nın sözü edilen maddesinde öngörülen ilkeye göre; suçun, işlendiği tarihte yürürlükte bulunan kanuna tabi olması esastır. Bu yüzden; maddi ve manevi unsurları itibarıyla gerçekleştiği tarihte suç sayılmayan bir eylemin, daha sonra yürürlüğe giren ve bu eylemi suç sayan kanunla cezalandırılması olanaklı bulunmadığı gibi; bir suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan yasa hükmü ile belirlenen cezasını ağırlaştıran sonraki yasa hükmünün de o suça uygulanması ve failinin daha ağır ceza ile cezalandırılması uygun değildir. Diğer taraftan, Anayasamızda, suçlar ve bu suçlara öngörülen cezalar için geçerli olan ilkelerin, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nda, kanunun, karşılığında idarî yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık olarak tanımlanan ve 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun muhtelif maddelerinde yer alan kabahatler ile bu kabahatlere ilişkin olarak getirilen mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımları ve para cezaları için de geçerli olduğu konusunda duraksamaya yer yoktur.
Uyuşmazlıkta, gümrük müşaviri davacı hakkında ...Nakliye Turizm ve Ticaret Limited Şirketi adına tescilli ...tarih ve ...sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında ithalatı yapılan eşyanın ithalinin izne tabi olduğundan bahisle, 4458 sayılı Kanun'un 235. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca para cezası kararı alınmış ise de, bahsi geçen hükmün değişik halinin, 28/03/2013 tarih ve 6455 sayılı Kanun'un 12. maddesiyle, 11/04/2013 tarih ve 28615 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinin; cezalandırmaya konu fiilin gerçekleştirildiği 28/02/2012 tarihinde, uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi bir eşyanın tabi değilmiş veya belge alınmış gibi ithal edilmesi halini cezalandıran bir hükmün mevcut olmadığının; aksinin kabulünün "Kanunsuz suç ve ceza olmaz" ilkesine aykırılık oluşturduğunun anlaşılması karşısında, dava konusu işlemin iptaline ilişkin mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunu reddeden istinaf dairesi kararında bu nedenle sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.


KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1....Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 30/12/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi