Esas No: 2022/4940
Karar No: 2022/6507
Karar Tarihi: 25.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/4940 Esas 2022/6507 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı şirketlere ait işyerinde çalışan ve iş sözleşmesi emeklilik nedeniyle sona eren davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, dosya incelendiğinde davacının 4857 sayılı İş Kanunu'na tabi olarak çalıştığı, farklı bir bilirkişiden hukuki görüş ve mütalaaya yer verilmeyen, denetime elverişli net tespitler içeren yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, bir davalıya yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği hatalı şekilde aleyhine hüküm tesisi edilmiştir. Kanun maddeleri olarak Anayasa'nın 141. maddesi, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. vekili ile davalı ... Mak. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin aralarında işyeri devri ve asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunan davalılara ait işyerinde kesintisiz olarak çalıştığını, yapılan işin Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. (...) limanında liman hizmeti olduğunu, iş sözleşmesinin emeklilik nedeni ile sona erdiğini, davacının ay içerisinde 15 gün dinlenip 15 gün çalıştığını, bu döneme denk gelen bayram ve tatil günlerinde çalışmaya devam ettiğini ve yıllık izinlerini kullanmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları, yıllık izin, fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıların Cevaplarının Özeti:
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkili Şirket yönünden davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, zira müvekkilinin ihale makamı olduğunu ve davacının farklı müteahhit Şirketler bünyesinde çalıştığını, davacı 854 sayılı Deniz İş Kanunu'nun (854 sayılı Kanun) l inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamında bir işte çalıştığından davada 854 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerektiğini, bu hâliyle davacının iddia ettiği gibi asıl işveren-alt işveren ilişkisinin uygulanamayacağını, iş sözleşmesinin sona erdiğini, ihbar tazminatına hak kazanamayacağını, davacının işten ayrılırken işçilik alacaklarından dolayı işvereni Şirketi ibra ettiğini, fazla çalışma yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Marsaş Enerji Tesis Temizlik Peyzaj Medikal İnşaat Orman Ürünleri Denizcilik Gıda Otomotiv Turizm Petrol Tekstil Emlak Tahhüt Ticaret Sanayi A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davacı işçinin müvekkili Şirkette çalıştığını, emekliliğe hak kazandığını bildirerek işten kendi isteği ile ayrıldığını, kıdem tazminatının ödendiğini, ihbar tazminatı hakkını bulunmadığını, başkaca herhangi bir alacağının kalmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Makine ve Ticaret Ltd. Şti. cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket nezdinde 05.05.1997-31.12.1997 tarihleri arasında çalıştığını ve müvekkilini ibra ederek işten ayrıldığını, davanın süresinde açılmadığını, talep konusu yapılan alacaklarım zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, davalılardan ... vekili ile Sanmar Denizcilik Makine ve Ticaret Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılar ... vekili ile Sanmar Denizcilik Makine ve Ticaret Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir
2. Taraflar arasında ilk olarak çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, davacı işçinin 854 sayılı Kanun'a tabi olup olmadığına ilişkindir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın (Anayasa) 141 inci maddesinin üçüncü fıkrasında, “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli yazılır.” hükmü bulunmaktadır. Bu hüküm ile gerekçenin önemi Anayasa düzeyinde vurgulanmış olup gerekçe ve hüküm birbirine sıkı sıkıya bağlıdır.
Somut olayda; Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 854 sayılı Kanun'a tabi çalışan olduğu mütalaa edildikten sonra; bir kısım alacak talepleri 854 sayılı Kanun'a, bir kısım talepler ise 4857 sayılı İş Kanunu'na (4857 sayılı Kanun) göre hesaplanmıştır. Bilirkişi raporu bu hâli ile denetime elverişli olmayıp hükme esas alınması isabetli olmamıştır. Mahkemenin karar gerekçesi de bu hususta açıklık içermemektedir. Bu hâli ile karar denetimi yapılamamakla birlikte, gerekçede yer alan "... davacının 854 sayılı Kanun'a tabi çalışan olsa dahi olaya asıl işveren-alt işveren ilişkinin uygulanmasının mümkün olduğu ... " yönündeki izahat hatalı olduğu gibi, uyuşmazlığa 854 sayılı Kanun'un uygulandığı sonucunu da doğurmaktadır. Ne var ki dosya içeriğine göre palamarcı olarak çalışan davacının, 4857 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin (a) bendinde yer alan "Deniz ve Hava Taşıma İşleri" istisna hükmü kapsamında kalmadığı ve yaptığı iş deniz taşıma işi olmadığından 4857 sayılı Kanun'a tabi olarak çalıştığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılması gereken iş, davacının 4857 sayılı Kanun'a tabi çalışan olduğunun kabulü ile farklı bir bilirkişiden hukuki görüş ve mütalaaya yer verilmeyen, denetime elverişli net tespitler içeren yeni bir bilirkişi raporu aldırılması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
3. Dosya içerindeki bilgi ve belgelerden davacının, davalı ... Şirketinde 05.05.1997-31.12.1997 tarihleri arasında çalıştığı, iş ilişkisinin fesih tarihi itibarıyla yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerine göre muteber olduğu anlaşılan ibraname ile son bulduğu anlaşılmaktadır. Anılan davalının daha sonraki dönemde işveren sıfatının bulunmadığı gözetildiğinde, uyuşmazlık konusu yapılan alacaklardan dolayı sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu durumda söz konusu davalı yönünden, hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile aleyhine hüküm tesisi hatalı olmuştur.
4. Kabule göre davacının hizmet süresinin 05.05.1997-26.09.2013 tarihleri arasında 16 yıl, 4 ay, 14 gün olduğu belirtilmiş ise de hükme dayanak yapılan bilirkişi raporlarında hesaplamaya esas hizmet süresi, 01.01.1998-26.09.2013 tarihleri arasında 15 yıl, 8 ay, 25 gün olarak belirlenmiş olu, çelişki içeren gerekçeyle karar verilmesi de isabetli görülmemiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine, 25.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.