23. Ceza Dairesi 2015/9839 E. , 2015/4567 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şikayetçinin ... İlinde faaliyet gösteren ... Giyim isimli işyerini işlettiği, suça sürüklenen çocuk ...’ün suç tarihinde ... isimli arkadaşı ile birlikte ile gezmek amacı ile ikamet ettikleri ... İlçesinden ... İline geldikleri, bir süre şehir merkezinde dolaşan suça sürüklenen çocuk ve arkadaşının acıktıkları ve yanlarında paralarının olmaması nedeni ile ilk olarak şikayetçinin işyerinin yanında bulunan ... Kuyumculuk isimli işyerine gittikleri, burada işyerinin kapalı olduğunu görmeleri üzerine yan tarafta bulunan ve simit sarayı olarak tabir edilen işyerine giderek ... Kuyumculuk isimli işyeri sahibinin isminin ... olduğunu öğrendikleri, daha sonra şikayetçinin işyerine giden suça sürüklenen çocuk ve ... isimli arkadaşının ... Kuyumculuk isimli işyerinin sahibi olan ... isimli kişinin yakını olduklarını söyleyip şikayetçiden para istedikleri, şikayetçinin kendilerine para vermeyi kabul etmemesi ve ..."in kendisini aramasını istemesi üzerine suça sürüklenen çocuk ..."nın ..."in cep telefonu numarası olduğu söylediği bir numarayı şikayetçiye verdiği, şikayetçinin bu numarayı aradığı, ancak telefonun meşgul olduğu, bunun üzerine suça sürüklenen çocuk ..."nın şikayetçiye "... seni arasın" şeklinde teklifte bulunduğu, şikayetçinin de bu teklife olumlu yanıt verdiği, bunun üzerine suça sürüklenen çocuk ...’nın arkadaşı ile birlikte şikayetçiye ait işyerinden ayrıldıkları, bir süre sonra suça sürüklenen çocuk ..."nın kendi cep telefonundan şikayetçiyi arayarak kendisini ... Kuyumculuk isimli işyerinin sahibi ... olarak tanıttığı ve şikayetçiden kendilerine para vermesini kendisinin sonra halledeceğini söyleyerek bu şekilde şikayetçiyi ikna ettiği, şikayetçinin kendisini arayan kişinin komşu işyeri ... Kuyumculuk"un sahibi olan ... isimli kişi olduğuna inanarak 100 TL parayı yapılan telefon konuşması üzerine işyerine gelen suça sürüklenen çocuğun arkadaşı ..."a verdiği, ertesi günü şikayetçinin ... Kuyumculuk isimli işyeri
sahibinden suça sürüklenen çocuklara verdiği parayı istemesi üzerine dolandırıldığını anladığı, bu şekilde suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda; suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu kabule dayalı savunmasına, şikâyetçi beyanına, suça sürüklenen çocuk hakkında üzerine atılı suçtan ... Çocuk Mahkmesince verilen ve 23/03/2009 tarihinde kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediğine ilişkin ihbar tutanağına ve suça sürüklenen çocuk hakkında denetim süresi içerisinde işlediği hırsızlık suçundan dolayı .... Asliye Ceza Mahkemesince verilen mahkumiyet hükmüne ve verilen bu kararın temyiz edilmeksizin 21/10/2011 tarihi itibariyle kesinleştiğine ilişkin kesinleşme şerhi içeriğine ve tüm dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik kabude herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "30 GÜN", "20 GÜN", "16 GÜN" ve "320 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN", "3 GÜN", "2 GÜN" ve "40 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.