Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4807
Karar No: 2021/12354
Karar Tarihi: 12.10.2021

5607 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/4807 Esas 2021/12354 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın sahte bandrol bulundurma suçu işlediği gerekçesiyle verilen cezayı değerlendirerek, cezada hafifleme yapılması gerektiği sonucuna varmıştır. Ancak kararda, çelişkili bir ifade kullanıldığı, sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi için belirtilen kanun maddelerinin göz önünde bulundurulması gerektiği, takdiri indirim uygulanırken yanlış kanun maddesine atıfta bulunulduğu ve yargılama giderleri hakkında yeterli açıklama yapılmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır:
- 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçu
- 4733 sayılı Yasanın 8/3. maddesi
- 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 62/1. maddesi
- 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi
- 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi
- 5607 sayılı Yasanın 3/16, 3/22, 5/2. maddeleri
- 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi
- 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi
- 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası
- 5271 say
7. Ceza Dairesi         2019/4807 E.  ,  2021/12354 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ: 5607 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM: Hükümlülük

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    1- ... vekilinin katılma talebi hususunda bir karar verilmemesi,
    2- Sanığın üzerine atılı sahte ... bandrolü bulundurma eyleminin suç tarihi itibarıyla suç tarihinde yürürlükte bulunan 4733 sayılı Yasanın 8/3. maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeksizin sanığın suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve lehe hükümler içermeyen 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    1- Kısa kararda sanık hakkında tayin edilen 3 yıl hapis ve 30 gün adli para cezasından 5237 sayılı TCK"nun 62/1. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak sanığın ""2 yıl 6 ay hapis ve 25 gün adli para cezası"" ile cezalandırılmasına karar verildiği belirtildiği halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında sanığın ""2 yıl hapis ve 25 gün adli para cezası"" ile cezalandırılmasına karar verildiği belirtilerek çelişkiye neden olunması,
    2- Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Yasanın 8/3. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile 4733 sayılı Yasanın 8/3. maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Yasanın 3/16. maddesi kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Yasa ile değişik 3/16. maddesi ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
    Söz konusu sahte bandrollerin suç tarihi itibarıyla değeri belirlenmek suretiyle;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
    Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/16, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    3- Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK"nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK"nun 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
    4- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle bir karar verilmesinin gerekmesi,
    5- Yargılama giderleri ile ilgili olarak, 5271 sayılı CMK"nun 324. maddesinin 2. fıkrasında "Hüküm ve kararda yargılama giderlerinin kimlere yükletileceği gösterilir.” şeklindeki açık hükmü ile Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu"nun 26/05/1935 tarih ve 111/7 sayılı "yargılama giderleri hükmün tamamlayıcı parçası olduğundan ilamlarda açıklanmalı, kime yükletileceği belirtilmedir" ve yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu"nun 02/05/1966 tarih ve 4/3 sayılı "tefhim edilmekle hükmün esasını oluşturan kısa kararda yargılama giderinin miktarı ve kime ne miktarda yükleteceği belirtilerek, sanığın yükümlülüğü öğrenmesinin sağlanması ve bu sayede sanığın yargılama giderlerine karşı temyiz davası açıp açmama hususunda karar verme olanağı tanınması gerektiğini” belirten kararları karşısında, hükmün esasını oluşturan kısa kararda, sanığın yükümlülüğünü öğrenmesi ve buna göre yargılama giderleri yönünden temyiz yoluna başvurup başvurmayacağı hususunda karar vermesine imkan tanımak için, yargılama giderlerinin kime yükleneceğinin ve bu yükümlülüğün ne miktar olacağının belirtilmesi gerektiği, ancak mahkemece kısa kararda yargılama gideri kısmı boş bırakılarak yargılama giderleri ile ilgili miktar açıklanmadan usul ve yasaya aykırı hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi