16. Hukuk Dairesi 2016/1674 E. , 2019/950 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro çalışması sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 159 ada 11 parsel sayılı 74.903,46 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu gerekçesiyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, davacı ... irsen intikal, pay satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, davacı ... irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın farklı bölümleri için ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda 14.08.2015 tarihli bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölüme ilişkin davacı ...’ın davasının reddine, davacılar ... ve ...’ün davalarının kabulüne, aynı raporda (A) harfi ile gösterilen 2.401,49 metrekarelik bölümün yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları adına payları oranında, (C) harfi ile gösterilen 1.679,56 metrekarelik bölümün davacı ... adına, kalan bölümün ise tespit gibi Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçısı ... vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ... mirasçısı ... vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle, çekişmeli taşınmazın 14.08.2015 tarihli bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
2- Çekişmeli taşınmazın 14.08.2015 tarihli bilirkişi raporunda (A) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerine ilişkin hükümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece, kadastro tespit tarihine kadar davacılar yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerinde düzenlenen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi olan hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır. Stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelendiğinde arazinin üç boyutlu görülmesi, taşınmazın çekim tarihindeki sınırlarının ve niteliğinin belirlenebilmesi, bu yolla ekilen ya da ekilemeyen alanların net bir biçimde tespitinin yapılabilmesi mümkündür. Hava fotoğraflarının en az üç ayrı zamana ilişkin olması gerekir. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için çekişmeli taşınmazın tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının getirtilerek bu fotoğrafların jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi tarafından stereoskopla incelenmesi gerekir. Öte yandan; çekişmeli taşınmazın içerisinde bulunan göletin temyize konu bölümler üzerindeki etkisini değerlendirmek bakımından jeolog bilirkişiden rapor alınmamış, tespite aykırı sonuçlara ulaşılmasına rağmen tüm tespit bilirkişileri dinlenilmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; öncelikle, kadastro tespit tarihinden 15, 20 ve 25 yıl öncesine doğru üç farklı tarihe ait hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalı, daha sonra; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, üç kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan; 14.08.2015 tarihli bilirkişi raporunda (A) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerin öncesi, nitelikleri, zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, zilyetliğin belirli süre ile terk edilip edilmediği, edilmiş ise terkin iradi olup olmadığı ve tespit tarihine kadar davacılar yararına 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler yüzleştirme yapılarak, kadastro tespitine aykırı sonuçlara ulaşılması halinde ise tüm tespit bilirkişileri dinlenilerek çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin geçmişteki ve şimdiki nitelikleri, üzerindeki bitki örtüsü, ne kadar süredir ne şekilde kullanıldıkları, taşınmazın toprak yapısıyla ilgili ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli, jeolog bilirkişiden parsel içinde bulunan göletin ne şekilde oluştuğu, çekişmeli bölümlere etkisi, taban suyunun seviyesi, gölet etkisi altında olup olmadıkları, göletten ne şekilde ayrıldıkları vs..gibi hususlarda rapor alınmalı, fen bilirkişisinden ise keşfi takibe elverişli krokili rapor alınmalı, hava fotoğrafları jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişiye tevdi edilerek stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı; bu kapsamda çekişme konusu bölümler hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerlerin önceki ve şimdiki niteliklerinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine yönelik rapor alınmalı, keşifteki tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 13.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.