Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10737
Karar No: 2017/1120
Karar Tarihi: 06.03.2017

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10737 Esas 2017/1120 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçunun oluşabilmesi için, beyanların doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerektiğini belirtmiştir. Sanığın gerçek kimliğinin tespiti için yapılan sorgulamalarda çelişkili beyanlar verdiği ve sonrasında gerçek kimliğinin belirlendiği belirtilmiştir. Mahkeme, tutanağın gerçek kimlik bilgileri ile düzenlenmiş olması nedeniyle resmi belgenin sanığın beyanına göre değil, polislerin yaptığı kontrol sonrasında gerçek kimlik bilgilerine göre meydana getirildiği için resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunun oluşmadığına hükmetmiştir. Ancak sanığın kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma kabahatini oluşturduğu göz önüne alınarak 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi ve fıkrasına uygun olarak idari para cezası verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme kararında TCK'nun 206. maddesi, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi ve fıkrası, CMUK'nun 321. maddesi ve Kabahatler Kanunu'nun 24. maddesi yer almıştır.
(Kapatılan)21. Ceza Dairesi         2015/10737 E.  ,  2017/1120 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    TCK"nun 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları üzerine oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp tahkik etmek ve daha sonra edindiği kanaate göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece sanığın beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır.
    Somut olayda; hakkında gerçek kimlik bilgileri ile başka suçtan yakalama bulunan sanığın görevliler tarafından GBT sorgulaması yapılmak üzere durdurulup kimliği sorulduğunda sanığın ilk önce kendisini... TC kimlik numaralı ... olarak tanıttığı, bu kişinin kayıtlara göre Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı İlamat Bürosu tarafından hırsızlık suçundan arandığının tespiti üzerine sanığın bu kez kendisini... TC kimlik numaralı ... olarak tanıttığı, bu kişinin de mala zarar verme suçundan arandığının tespiti üzerine çelişkili beyanlarda bulunan sanığın gerçek kimliğinin ortaya çıkartılabilmesi için Polis Merkezi Amirliğine götürüldüğü, bu sırada karakola gelen tanık ..."in beyanları doğrultusunda sanığın gerçek kimliğinin belirlendiği olayda, tutanağın görevlilerce yapılan kontrol sonrasında ve gerçek kimlik bilgileri ile düzenlenmiş olması nedeniyle TCK"nun 206. maddesindeki suçun oluşmayacağı, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma" kabahatini oluşturduğunun gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20/2-c maddesinde yazılı zamanaşımının, eylemin gerçekleştiği 24.07.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK.nun 322 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 06.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi