5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/7423 Karar No: 2015/11092 Karar Tarihi: 30.04.2015
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/7423 Esas 2015/11092 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sarayköy Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık görevi kötüye kullanmak suçundan hüküm giymiştir. Ancak sonrasında 6086 sayılı kanunla TCK'nın 257/1-2. maddelerinde yer alan \"kazanç\" sözcüğünün \"menfaat\" olarak değiştirilmesi ve cezaların alt ve üst sınırlarının da indirilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanığın adli sicil kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olduğu ve kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunmadığı dikkate alınarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda tartışma yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, suçun TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen, sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması ve adli sicil kaydındaki kararın ele alınması için mahkemesine ihbarda bulunulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri TCK'nın 257/1-2, 7/2, 53/1-a, ve 53/5; CMK'nın 231/6, 231/11, 321 ve 326/son maddeleridir.
5. Ceza Dairesi 2013/7423 E. , 2015/11092 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/166713 MAHKEMESİ : Sarayköy Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 14/12/2010 NUMARASI : 2010/118 Esas, 2010/442 Karar SUÇ : Görevi kötüye kullanma
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Hükümden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Kanunun 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan "kazanç" sözcüğünün "menfaat" olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının da indirilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının suç tarihinden sonra kesinleştiği bu itibarla kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunmadığı gözetilip, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılması gerekirken, CMK"nın 231/6. maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, "Sanığın daha önce Sarayköy Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/179 Esas, 2009/7 Karar sayılı 15/01/2009 tarihli Kararı ile hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmakla ileride yeniden suç işlemekten çekineceği hususunda mahkememizde olumlu kanaat oluşmamakla hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına takdiren yer olmadığına" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi, Suçun TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen, sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması, Sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın suç tarihinden sonra kesinleştiği gözetilmeden CMK"nın 231/11. maddesi gereğince ele alınması için mahkemesine ihbarda bulunulması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 30/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.