10. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/4464 Karar No: 2013/4175
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2012/4464 Esas 2013/4175 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2012/4464 E. , 2013/4175 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, kesinleşen mahkeme kararı ile tespit edilen ücret alacağının yaşlılık aylığında dikkate alınması ve fark aylıkların ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosya kapsamına göre; en son 1994/3. Döneminde 14 günlük sigortalı çalışma bildirimi olan davacıya 14.11.1994 tarihli tahsis talebine istinaden 1.12.1994 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, bilahare; davacı tarafından "" 26.8.1994 tarihinden itibaren 14.11.1994 tarihine kadar olan dönemde de çalıştığından bahisle ve bu döneme ilişkin işçilik alacaklarının tahsili istemi "" ile işveren aleyhine ... . İş Mahkemesi"nde açılan dava sonunda; mahkemece 15.5.2007 tarih ve 1996/764 esas ve 2007/250 karar sayılı kararı ile; davacının, belirtilen dönemde çalıştığı kabul edilmek suretiyle işçilik alacaklarına hükmedilmiş olup, bu karar 9.Hukuk Dairesi"nin 2007/23605 esas ve 2008/18626 karar sayılı kararı ile onanarak kesinleşmiştir. Eldeki dava ise, işçilik alacaklarına ilişkin davada hüküm altına alınan ücret alacağının aylık hesabında gözetilerek prime esas kazanca dahil edilmesi istemine ilişkindir.Ne var ki; işçilik alacağı davasında hükmedilen ücret alacağına konu hizmet süresinin; işveren tarafından bildirilmediği anlaşılmaktadır.Bu nedenle; dava, prime esas kazanç ve bildirim dışı kalan hizmet süresinin tespiti istemine ilişkin olup; yöntemince işverene husumet yöneltilerek yapılacak inceleme ve araştırma sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı Avukatının bu yönlerini amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07.03.2013 gününde oy birliğiyle karar verildi.