Esas No: 2020/30435
Karar No: 2022/6191
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/30435 Esas 2022/6191 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, imar kirliliğine neden olma ve mühür bozma suçlarından yargılanan sanıkların beraatına karar verdi. Ancak, bir sanık hakkında imar kirliliğine neden olma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği için, vekalet ücretine hükmedilmemesinde kanuna aykırılık görülmedi. Suçların tabi bulunduğu 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, sanıklar hakkında açılan kamu davaları düştü. Kanun maddeleri ise şöyle: 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4. ve CMK'nın 223/8. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : İmar kirliliğine neden olma, mühür bozma
HÜKÜMLER : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ... müdafisinin temyiz isteğinin vekalet ücreti ile sınırlı olduğu belirlenerek, dosya görüşüldü:
1- Sanık ... müdafisinin hükmü temyiz ettikten sonra 10/12/2015 tarihli dilekçesi ile temyizinden vazgeçtiği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafisinin temyiz davası istemi hakkında tebliğnameye aykırı olarak, KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2- Sanık ... hakkında mühür bozma suçu ile diğer sanıklar hakkında imar kirliliğine neden olma ve mühür bozma suçlarından verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde, sanık ... hakkında yargılandığı aynı davada imar kirliliğine neden olma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olması karşısında, sanık müdafisi tarafından sunulan avukatlık hizmetinin bölünmesi mümkün olmadığından, beraat kararı nedeniyle vekalet ücretine hükmedilmemesinde kanuna aykırılık görülmediği anlaşılarak yapılan incelemede,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Sanıklara atılı suçlara ilişkin yasa maddelerinde öngörülen cezaların üst sınırı uyarınca, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67/4. maddelerine göre, suçların tabi bulunduğu 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, sanık ... müdafisi ile katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, başkaca yönleri incelenmeyen hükümlerin BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 67/4. ve CMK'nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞMESİNE, 01/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.