16. Ceza Dairesi 2020/2955 E. , 2021/3593 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme
30.08.2018 (...)
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
2-Sanık ... hakkında TCK"nın 314/2, 220/7-2. cümle, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç örgütünün tanımlanıp yaptırıma bağlandığı 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinin 7. fıkrasında yardım fiiline yer verilmiştir. “Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, örgüt üyesi olarak” cezalandırılacağı belirtilmiş, anılan normun konuluş amacı, gerekçesinde; “örgüte hakim olan hiyerarşik ilişki içinde olmamakla beraber, örgütün amacına bilerek ve isteyerek hizmet eden kişi, örgüt üyesi olarak kabul edilerek cezalandırılır.” şeklinde açıklanmıştır.
Yardım fiilini işleyen failin örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaması, yardımda bulunduğu örgütün TCK’nın 314. maddesi kapsamında silahlı terör örgütü olduğunu bilmesi gereklidir. Yardımdan fiilen yararlanmak zorunlu değildir. Örgütün istifadesine sunulmuş olması ve üzerinde tasarruf imkanının bulunması suçun tamamlanması için yeterlidir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanığın dosya sanığı ... ile aralarında geçtiği tespit edilen whatsapp mesajlarının içeriğini kabul etmemesi, sanığın matbaa işlettiği, dosya sanığı İsmail"in kitapevi işlettiği aralarındaki ilişkinin ticari ilişki olduğunu beyan etmeleri ve savunmanın aksine başkaca delil bulunmaması karşısında üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak delil elde edilemeyen sanığın atılı suçtan beraati yerine delillerin değerlendirilmesinde düşülen yanılgı sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
2911 sayılı Kanunun 28. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen ""Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü düzenlemek"" fiili; hazırlıklar da dahil olmak üzere toplantı veya yürüyüş yapılabilmesi için gerekli her türlü işlemi yapmak; ""yasadışı toplantı ya da gösteri yürüyüşünü yönetmek"" fiili; topluluğun dağılmaması, amaçlanan doğrultuda devam etmesi için topluluğa ya da etkin bazı kişilere gerekli talimatları vermek, duruma göre, insiyatif geliştirmek, gerekli idare işlemlerini yapmak, topluluğu hareketlendirmek ve yönlendirmek; ""kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşünü düzenleyen ve/veya yönetenlerin hareketlerine katılmak"" fiili ise, bu toplantı veya yürüyüşü düzenleyen ve yönetenlerden olmamakla birlikte, bizzat toplantı ve yürüyüşte hazır bulunarak bu kişilerin hareketlerini paylaşmak anlamına gelmektedir. (Anayasa Mahkemesinin 2011/39 esas, 2012/37 karar sayılı kararı; RG:13.10.2012, 28440; Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 22.06.2016, 2016/1725-4550 sayılı kararları) 2911 sayılı Kanunun 28. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen suç seçimlik hareketli bir suç olup, bu suçun oluşması için failin ""düzenlemek, yönetmek veya düzenleyen veya yönetenlerin hareketlerine katılmak"" fiillerinden birini işlemesi suçun oluşması için yeterlidir. Nitekim; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.06.1979 gün ve 232-303 sayılı kararında da; 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinin suç tarihindeki karşılığını oluşturan 171 sayılı Kanunun 18/1. maddesindeki yazılı suçun; kanunsuz toplantı ve yürüyüşün ""tertip edilmesi"", ""idare edilmesi"" ve ""tertip ve idare edenlerin hareketlerine bilerek iştirak edilmesi, hareketlerinin paylaşılması"" durumunda oluşacağı ifade edilmiştir.
Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, tutanaklar, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre;
15.08.2018 günü saat 21:15 sıralarında PKK/KCK terör örgütünün Hakkari/Şemdinli ve Siirt/Eruh ilçelerinde 15 Ağustos 1984 Tarihinde gerçekleştirilen ilk silahlı eylemin yıl dönümü olması sebebiyle Sultangazi İlçesi Yunus Emre Mahallesinde ellerinde meşale bulanan slogan atan bir grubun toplanarak grubun polis müdahalesi ile dağıldığı olay yerinde "15 AĞUSTOS KUTLU OLSUN 15 TEBAX PİROZ BE" şeklinde kağıt parçalarının ve meşalalerin bulunduğu olayda sanığın olay yerinden kaçarken telefonunu düşürdüğü, telefonu üzerinde usulüne uygun yapılan inceleme sonucunda sanığında bulunduğu DBP Sultangazi İlçe Teşkilatı isimli whatsapp gurubuna 14 Ağustos 2018 Tarihinde "Değerli yoldaşlar bugün saat 8 de HDP ilçe örgütümüzde halk toplantımız vardır tüm yönetici arkadaşların katılımı önemlidir Tüm halkımızın diriliş bayramı kutlu olasun" şeklinde mesaj bırakarak yasa dışı gösteriye çağrı yaptığı, temyize konu olmayan beraat eden sanık ... Turgut"a whatsapp üzerinden attığı mesajla meşale aldırarak, dosya sanığı ..."a 15 Ağustos Kutlu Olsun şeklinde kuşlama tabir edilen yazılan kağıtların basımını isteyerek gösteriyi tertipleyen sanığın eyleminin 2911 sayılı Kanunun 28/1 maddesine muhalefet etme suçunu oluşturduğu halde dosya kapsamında sanığın örgütün hiyerarşik yapısına organik bağla bağlı olduğunu gösteren, süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gösteren faaliyetlerinin tespit edilememesine rağmen yerinde olmayan gerekçeyle sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre tutuklu sanık ..."ın TAHLİYESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu bulunmadığı takdirde DERHAL SALIVERİLMESİNİN sağlanması için ilgili yer Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.