Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/39859
Karar No: 2022/6235
Karar Tarihi: 01.03.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/39859 Esas 2022/6235 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2021/39859 E.  ,  2022/6235 K.

    "İçtihat Metni"



    KARAR

    Sair tehdit suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle düşürülmesine dair...Çocuk Mahkemesinin ... tarihli ve ... sayılı kararının, o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay ... Ceza Dairesinin ... tarihli ve ... karar sayılı ilamı ile bozulmasını müteakip, yeniden yapılan yargılama neticesinde, silahla tehdit suçundan suça sürüklenen çocuğun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106/2-a, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin ... Çocuk Mahkemesinin ... tarihli ve ... sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, ... gün ve ... sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
    İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan suç için kanunda öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre olağan dava zamanaşımı süresinin aynı Kanun’un 66/1-e ve 66/2. maddesi gereğince 5 yıl 4 ay olacağı, sanığın müsnet suçu ... tarihinde işlediği, iddianame tarihinin ... olduğu ve sanığın mahkeme huzurunda sorgusunun yapıldığı ... tarihinde zamanaşımı süresinin kesildiği ve bu tarihten sonra zamanaşımını kesen başkaca bir sebebin de olmadığı anlaşılmakla; sanığın sorgusunun yapıldığı ... tarihinden kararın verildiği ... tarihine kadar 5237 sayılı Kanun'un 66/1-e ve 66/2. maddesinde düzenlenen 5 yıl 4 ay olağan dava zamanaşımı süresinin tamamlandığı nazara alınmadan, davanın düşürülmesi yerine yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    Her ne kadar hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı açıklandığında, olağan yasa yoluyla denetime tabi olacak ise de, ... tarihli, 6545 sayılı Kanun ile CMK'nın 231/8. maddesinde yapılan değişiklik sonrası sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesinin yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine engel teşkil etmesi karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun ... tarih, ... sayılı kararında da belirtildiği üzere açık hukuka aykırılık içeren hallerin kanun yararına bozma yoluyla da denetlenmesinin AİHS'nin 6. maddesiyle güvence altına alınan adil yargılama ilkesinin de gereği olarak kanun yararına bozma konusu yapılabileceği Dairemizce kabul edilerek yapılan incelemede;
    Suç tarihinde yürürlükte bulunan ve zamanaşımı açısından sanık hakkında uygulanması gereken 5237 sayılı TCK'nın 66. maddesi;
    "(1) Kanunda başka türlü yazılmış olan hâller dışında kamu davası;
    a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda otuz yıl,
    b) Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi beş yıl,
    c) Yirmi yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıl,
    d) Beş yıldan fazla ve yirmi yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda on beş yıl,
    e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl geçmesiyle düşer.
    (2) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da on beş yaşını doldurmamış olanlar hakkında, bu sürelerin yarısının; on beş yaşını doldurmuş olup da on sekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında ise, üçte ikisinin geçmesiyle kamu davası düşer.
    (3) Dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibarıyla suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâlleri de göz önünde bulundurulur.
    (4)Yukarıdaki fıkralarda yer alan sürelerin belirlenmesinde suçun kanunda yer alan cezasının yukarı sınırı göz önünde bulundurulur; seçimlik cezaları gerektiren suçlarda zamanaşımı bakımından hapis cezası esas alınır.
    (5) (Değişik fıkra: 29/06/2005-5377 S.K./8.mad) Aynı fiilden dolayı tekrar yargılamayı gerektiren hallerde, mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten itibaren fiile ilişkin zamanaşımı süresi yeni baştan işlemeye başlar.
    (6) Zamanaşımı, tamamlanmış suçlarda suçun işlendiği günden, teşebbüs hâlinde kalan suçlarda son hareketin yapıldığı günden, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği ve zincirleme suçlarda son suçun işlendiği günden, çocuklara karşı üstsoy veya bunlar üzerinde hüküm ve nüfuzu olan kimseler tarafından işlenen suçlarda çocuğun onsekiz yaşını bitirdiği günden itibaren işlemeye başlar.
    (7) Bu Kanunun İkinci Kitabının Dördüncü Kısmında yazılı ağırlaştırılmış müebbet veya müebbet veya on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçların yurt dışında işlenmesi hâlinde dava zamanaşımı uygulanmaz." şeklinde,
    Anılan Kanun'un 67. maddesi;
    "(1) Soruşturma ve kovuşturma yapılmasının, izin veya karar alınması veya diğer bir mercide çözülmesi gereken bir meselenin sonucuna bağlı bulunduğu hâllerde; izin veya kararın alınmasına veya meselenin çözümüne veya kanun gereğince hakkında kaçak olduğu hususunda karar verilmiş olan suç faili hakkında bu karar kaldırılıncaya kadar dava zamanaşımı durur.
    (2) Bir suçla ilgili olarak;
    a) Şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi,
    b) Şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi,
    c) Suçla ilgili olarak iddianame düzenlenmesi,
    d) Sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi,
    halinde, dava zamanaşımı kesilir.
    (3) Dava zamanaşımı kesildiğinde, zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar. Dava zamanaşımını kesen birden fazla nedenin bulunması halinde, zamanaşımı süresi son kesme nedeninin gerçekleştiği tarihten itibaren yeniden işlemeye başlar.
    (4) Kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar." biçiminde düzenlenmiştir.
    Görüleceği gibi 5237 sayılı TCK'da bütün suçlar bakımından kesme nedenleri ortak olarak düzenlenmiştir. Anılan Kanun'un 67/2. maddesinde, suçla ilgili olarak şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi, şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi, iddianame düzenlenmesi, sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi halinde dava zamanaşımının kesileceği kabul edilmiştir.
    Dava zamanaşımının durması ise, Kanunda açıkça sayılan bazı hallerde soruşturma veya kamu davasının yürütülememesinden dolayı, bu halin ortaya çıkmasından, kalkması anına kadar geçen sürede zamanaşımının işlememesini ifade etmektedir. Zamanaşımını durduran nedenlerin varlığı halinde, zamanaşımı süresi en son kesen işlemden itibaren, durdurucu nedenin ortaya çıktığı ana kadar işleyecek, bu engelin kalkmasıyla duran zamanaşımı süresi kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır. Zamanaşımı süresinin hesaplanmasında ise önceden işleyen süre ile sonradan işleyen süreler birbirine eklenmek suretiyle zamanaşımı süresi belirlenecektir.
    Anayasının 38. maddesinde dava zamanaşımının kanunilik ilkesi kapsamında olduğu benimsenmiş olup dava zamanaşımını durduran veya kesen nedenlerin kanunda açıkça gösterilmesi gerekir, bu nedenlerin yorum veya kıyas yoluyla genişletilmesi mümkün değildir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun ... tarihli ve... sayılı, ...tarihli ve ...sayılı, ... tarihli ve ...sayılı kararlarında ayrıntıları açıklandığı üzere; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi durumunda dava zamanaşımı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihte durmaya başlayıp, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde yeni suç işlendiği veya denetimli serbestlik tedbiri yükümlülüklerine aykırı davranıldığı tarihte yeniden işlemeye başlayacaktır.
    İncelenen somut olayda, 15-18 yaş grubu aralığında bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK'nın 106/1. maddesinin 2.cümlesinde düzenlenen tehdit suçundan iddianame düzenlendiği, ... tarihinde savunması alınıp şikayet yokluğu nedeniyle düşme kararı verildiği, kararın o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce bozulduğu, yeniden yapılan yargılama sonucunda ise silahla tehdit suçundan suça sürüklenen çocuk hakkında ... tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği anlaşılmıştır.
    Suça sürüklenen çocuk hakkında yargılama sürecinde sorgu tarihinden itibaren olağan dava zamanaşımı süresi olan 5 yıl 4 aylık süresinin hüküm tarihinde dolduğundan TCK’nın 66/1-e, 66/2, 67 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince üzerine atılı suçtan kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi hukuka aykırıdır.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
    1- Tehdit suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında, ...Çocuk Mahkemesinin ...tarihli ve...esas,... sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2- Bozma nedenine göre karardaki hukuka aykırılığın, CMK'nın 309. maddesinin 4-d fıkrası uyarınca Yargıtay tarafından düzeltilmesini gerektiğinden; suça sürüklenen çocuk ... hakkında, tehdit suçundan açılan kamu davasının, TCK’nın 66/1-e., 66/2. ve CMK’nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞMESİNE, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının düşmesi nedeniyle bu suç için yapılan yargılama giderinin Hazine üzerinde bırakılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, ...tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi