
Esas No: 2020/872
Karar No: 2020/3602
Karar Tarihi: 22.06.2020
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/872 Esas 2020/3602 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2017/224-2019/370
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanakları 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Eldeki dosyada, davacı 23.08.1995-31.12.2009 tarihleri arasında radyoda ‘...’ isimli radyo programı yaptığını belirterek bildirilmeyen çalışmaların tespiti istemli açmış olduğu davada mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne dair karar dairemizce, 03.04.2017 tarihli, 2017/805 Esas ve 2017/2828 Karar sayılı ilamı ile eksik araştırmaya dayalı olarak bozulmuş olup bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde, davacının, günde 2 saat süreyle program yaptığının kabulüyle ayda 8 gün üzerinden askerlik dönemi dışlanmak suretiyle kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
Bozma ilamında, davalı işverenin cevap dilekçesinde, davacının, sehven 22.08.2006-30.09.2009 tarihleri arasında hizmet bildirimlerini yaptığını ancak gerçek işveren olmadığı için tekrar iptal bildirgesi ile iptal ettirdiğini belirtmesi karşısında davalının, bu iddiasının gerçek işverenin tespiti açısından araştırılması istenmiş olup, bu konuyla ilgili sadece davalı işverenden, tüm belgeler istenmek suretiyle araştırılmış ise de, davalı Kurum’dan bu konuyla ilgili bilgi ve belge sorulmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece, iptal bildirgesi ile ilgili Kurum’a sorularak tüm bilgi ve belgeler temin edilmeli ve böylece, davalı işverenin, işveren olmadığı yönündeki iddiası açıklığa kavuşturulmalıdır.
Kabule göre de, tanık beyanlarından, davacının, 2 saat süreyle günlük program yaptığının anlaşılması karşısında, günde 2 saat üzerinden hesap yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davacıya davasını somutlaştırması adına, programa hazırlık aşaması olup olmadığı, günün ne kadarını bu programa hasrettiğinin açıklattırılması sonuca göre de çalışma süresi ve şekli açıkca belirlenerek bir karar verilmesi gerektiği ayrıca, davalı işverenin ünvanının değiştiğine dair davacı tarafından sunulan İstanbul Ticaret Odası Bilgi Bankası adlı belge karşısında bu husus ticaret sicil müdürlüğünden araştırılarak artık davalının yeni ünvanı üzerinden hüküm kurulması gerekirken aksi kabul usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 22.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.