MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Bakırköy 9. Tüketici ile Ankara 8. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, sözleşmenin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesince, dava konusu olayda davalı şirketin adresinin Ankara ilinde olduğu ve yetki itirazında bulunduğu, davaya bakmaya Ankara Tüketici Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Ankara 8. Tüketici Mahkemesince ise, davacının dava tarihi olan 17/08/2020 tarihindeki ikametgah adresinin bulunduğu yer dikkate alındığında, açılan davada yetkili mahkemenin İstanbul Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Somut olayda, davacı dava dilekçesi ile birlikte, 13/04/2019 tarihinde ikamet adresine gelerek kendilerini Milli Eğitim Bakanlığından geldiklerini söyleyerek çocuğunuza uzaktan eğitim vereceğiz diyerek tarafına dayatılan sözleşmeye imza attığını, davalı tarafından kendisine eğer internet bağlamazsan herhangi bir ücrete tabi tutulmazsın dediklerini, kendisini kandırdıklarını ve sözleşme imzaladığını, daha sonra sözleşmeden caymak için iletişime geçmeye çalıştığını, davalı tarafından hiçbir şekilde dikkate alınmadığını ve cayma süresini geçirdiğini, bunun üzerine davalının kendisi hakkında Ankara 2. İcra dairesinde icra takibi başlattıklarını, ödeme emri eline geçmediği için süresinde itiraz edemediğini beyan ederek davalı taraf ile imzalamış olduğu sözleşmenin iptali ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73. maddesinin beşinci fıkrasında "Tüketici davaları, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabilir" denilmekte ise de bu kural 6100 sayılı HMK’nın yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralıdır.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Tüketici Mahkemesinde görülen davalarda yetki kesin olmadığından ve birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davacının davayı kendi ikametgah mahkemesi olan Bakırköy Tüketici Mahkemelerinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21. ve 22. maddeleri gereğince; Bakırköy 9. Tüketici Mahkemesi"nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 22/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.