13. Hukuk Dairesi 2017/9277 E. , 2018/11131 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca, davalı-.... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı arsa sahibi .... ve davalı yüklenici ... Gayrimenkul Geliştirme Yat.İnş.San. ve Tic.AŞ- ... Mim.Dan.İnş.San. Ve Tic A.Ş.- ... İnş.San.Tic.Ltd.Şti- ... İnş.San.ve Tic. A.Ş. Ortak Girişimi ile 16.06.2009 tarihinde ""... 3.Etap ..."" projesi adı altında ... İli, ... İlçesi, 520 ada, 2 parsel, 11A Blok D:31 5. katta bulunan taşınmazın alımı hususunda gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, iş bu sözleşmede her iki davalının da satıcı konumunda olduklarını, sözleşme gereği üzerine düşen edimi yerine getirerek ödemelerini zamanında yaptığını, davalılarla imzalanmış olan ve içeriğine etki etme şansı olmayan sözleşmenin 9.1. maddesinde bağımsız bölümün teslim tarihinin 30.08.2010 olarak belirlendiğini, bu tarihte davalıların temerrüde düştüklerini, konutun tesliminin yapılmadığını beyan ederek sözleşmede belirtilen konutun teslim edilmesi gereken tarihten dava tarihine kadar geçen 17 aylık süre için 37.400,00 TL"lik gecikme tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı .... ile davalı ... Gayrimenkul Geliştirme Yat.İnş.San. ve Tic.AŞ davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 9.400,00 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı .... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkı, adil yargılanma hakkı içinde teminat altına alınmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesinde belirtilen hukuki dinlenilme hakkı, bu ifadeleri de kapsayan daha geniş bir anlama sahiptir. Kamu düzeni ile ilgili olan bu hak çerçevesinde, tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur.
Yargılamanın hukuka uygun ve sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunmanın özgürce ileri sürülebilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile mümkündür. Hasımsız davalar hariç olmak üzere, dava dilekçesi ile duruşma gün ve saati karşı tarafa tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan davaya bakılamaz ve yargılama yapılamaz.
Davanın tarafları ile vekillerinin davaya ilişkin işlemleri öğrenebilmesi için, tebligatın davanın taraflarına usulüne uygun olarak yapılması, duruşma gün ve saatinin kendilerine bildirilmesi gerekmektedir. Duruşma günü ile tebligatın yapıldığı tarih arasında makul bir süre olmalıdır. (HMK.m.144) Aksi takdirde tarafların hukuksal hakları kısıtlanmış olur.
Dosya içeriğine göre, dava dilekçesi tebliği, ... Gayrimenkul Geliştirme Yat.İnş.San. ve Tic.AŞ- ... Mim.Dan.İnş.San. Ve Tic A.Ş.- Mertkan İnş.San.Tic.Ltd.Şti- ... İnş.San.ve Tic. A.Ş. Ortak Girişimi adresi olarak davacı tarafça bildirilen adrese çıkarılmış ve tebligat usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Ancak tebliğ üzerine davalı şirketlerden yalnızca ... Gayrimenkul Geliştirme Yat.İnş.San. ve Tic.A.Ş. vekili bulunan avukatlar tarafından cevap dilekçesi sunulmuştur. Ortak girişim adı altında bildirilen şirketlerin ayrı ayrı tüzel kişilikleri bulunmasına rağmen, yargılama aşamasında her bir şirkete ayrı ayrı tebligat çıkartılmamıştır.
Bu durumda; mahkemece, 7201 sayılı Tebligat Kanunundaki ve yönetmelikteki düzenlemeler gözetilerek öncelikle davalı şirketlerin her birinin bilinen adresine tebligat çıkarmalı, bu adreste bulunmadıklarının tespit edilmesi halinde davalı şirketlerin her birinin ticaret sicil müdürlüğünden kayıtlı adresi sorulmalı ve tebligatlar bildirilen bu adreslere yapılmalıdır. Bu şekilde de davalı şirketlere tebliğ yapılamadığı takdirde, Tebligat Kanununun 35. maddesine göre işlem yapılmak suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir. Taraf teşkili tam olarak sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; alacak tutarının "davalıdan tahsiline" şeklinde hüküm kurulmuş olup, hangi davalıdan tahsil kararı verildiğinin hüküm yerinde belirtilmemesi de usul ve yasaya aykırı olup bu sebeple de kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebebine göre temyiz eden davacı ve davalı ...."nin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan birinci bent gereğince hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince temyiz eden davacı ve davalı ...."nin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 161,00 TL harcın davalı-...."ne iadesine, davacı açısından HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, davalı-.... açısından HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, gününde oybirliğiyle karar verildi.