12. Ceza Dairesi 2020/702 E. , 2020/3399 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, imar kirliliğine neden olma, mühür bozma
Hüküm : CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince ayrı ayrı beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık, imar kirliliğine neden olma ve mühür bozma suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan Yalıkavak Belediye Başkanlığı vekili, müşteki ... vekili ve müşteki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Katılan Yalıkavak Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Katılan vekilinin yüzüne karşı 24/06/2014 tarihinde verilen hükmü CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 03/07/2014 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE;
2- Müşteki Kültür ve Turizm Bakanlığı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Mağdur kavramı gibi kanunda açıkça tanımlanmamış olan "suçtan zarar görme" kavramının, gerek Ceza Genel Kurulu, gerekse Özel Dairelerin yerleşmiş kararlarında; "suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali" olarak anlaşılıp uygulandığı, buna bağlı olarak da dolaylı veya muhtemel zararların, davaya katılma hakkı vermeyeceğinin kabul edildiği, bu hususun, Ceza Genel Kurulunun 11/04/2000 gün ve 65–69, 22/10/2002 gün ve 234–366, 04/07/2006 gün ve 127–180, 03/05/2011 gün ve 155–80, 21/02/2012 gün ve 279–55, 15/04/2014 gün ve 599-190, 28/03/2017 gün ve 214-206 sayılı kararlarında; “dolaylı veya muhtemel zarar, davaya katılma hakkı vermez” şeklinde açıkça ifade edildiği ve Ceza Genel Kurulunun 25/03/2003 gün ve 41–54 sayılı kararında da “tazminat ödenmesi, itibar zedelenmesi ve güven kaybı” gibi dolaylı zararlara dayanarak kamu davasına katılmanın olanaklı olmadığının kabul edilmesi karşısında;
Dava konusu taşınmazın, yapılan keşif neticesinde alınan bilirkişi raporu ile; III. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığının tespit edildiği anlaşılmakla; Kültür ve Turizm Bakanlığının, doğal sit alanı içerisinde kalan taşınmazlarda izin alınmaksızın gerçekleştirilen müdahaleler nedeniyle açılan davalara katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmaması karşısında; ... vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
3- Müşteki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vekilinin, sanığın 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince ise;
Suçtan zarar gören Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vekilinin temyiz istemi davaya katılma talebi olarak değerlendirilmiş olup, müşteki kurumun 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verilmek suretiyle yapılan incelemede;
Dosya kapsamında bulunan 22/05/2014 tarihli bilirkişi raporu kapsamında, sanığın, III. derece doğal sit alanı içerisindeki Muğla ili, Bodrum ilçesi, Yalıkavak Köyünde bulunan 925 parsel nolu taşınmaz üzerinde bulunan mevcut binayı yıkarak yeniden inşa ettiği, yeni yapılmakta olan bina bölümleri için taşıyıcı unsurların baştan aşağı yenilendiği görüldüğünden basit tadilat ve tamirat sınıfına girmeyeceğini belirttiği, dava konusu taşınmazın III. derece doğal sit alanı içerisinde bulunması nedeniyle, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden izin alınması gerektiği, Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünün görev kapsamında kalmadığı anlaşılan dosya kapsamında;
Sanığın, III. derece doğal sit alanı içerisindeki Muğla ili, Bodrum ilçesi, Yalıkavak Köyünde bulunan 925 parsel nolu taşınmaz üzerinde bulunan mevcut binayı, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden izin almaksızın yıkarak yeniden inşa ettiği, yeni yapılmakta olan bina bölümleri için taşıyıcı unsurlar baştan aşağı yenilendiğinden, eylem basit tadilat ve tamirat kapsamında olmayıp, doğal sit alanına izinsiz fiziki ve inşai müdahale niteliğinde olduğu anlaşılmakla, sanığın, 2863 sayılı Kanunun 65/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde beraatine ilişkin hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10 /06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.