16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5621 Karar No: 2019/1796 Karar Tarihi: 18.03.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5621 Esas 2019/1796 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/5621 E., 2019/1796 K. kararında suçun silahlı terör örgütüne üye olma olduğu belirtilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına yönelik hükme yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararlaştırılmıştır. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmamaktadır ve yapılan incelemeler sonucunda sanık hakkında tayin olunan temel cezanın eksik belirlenmesinin bozma sebebi sayılmadığı tespit edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmıştır ve hükme esas alınan tüm deliller hukuka uygun olarak elde edilmiştir. Kararda atılan suçun sübutu için dosyada mevcut diğer delillerin yeterli olduğu belirtilmiş, bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şöyledir: TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1.
16. Ceza Dairesi 2018/5621 E. , 2019/1796 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına yönelik hükme yapılan istinaf başvurusun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, bylock tespit ve değerlendirme tutanağı beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir. Dosya kapsamına göre sanık hakkında tayin olunan temel cezanın eksik belirlenmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilme suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kocaeli 4.Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.