MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği
HÜKÜM : Mahkumiyet

Serbest avukatlık yapan sanığın, 18.05.2005 tarihli vekaletname ile vekilliğini üstlendiği ..."ın 07.01.2007 tarihinde öldüğünü bilmesine rağmen ... vekili sıfatıyla ..."yü borçlu göstermek suretiyle 14.02.2008 tarihinde Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2008/2755 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığı, ödeme emrinin, borçlunun adresi yerine gerçeğe aykırı olarak bildirdiği adreste ..."nün işçisi sıfatıyla ... isimli kişiye usulsüz olarak tebliğini sağlayarak icra takibini kesinleştirdiği iddiasıyla açılan kamu davasında; dosya kapsamına ve UYAP ortamından yapılan araştırmaya göre, sanığın, Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.06.2012 tarihli, 2011/350 esas ve 2012/245 karar sayılı ilamı ile ..."ye yönelik resmi belgede sahtecilik suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilip, söz konusu kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 08.09.2014 tarih, 2013/31364 esas, 2014/14036 sayılı kararı ile onandığının anlaşılması karşısında; mükerrer yargılamanın önlenmesi bakımından, belirtilen dava dosyasının getirtilip incelenmesi, tüm deliller birlikte tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 26.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.