
Esas No: 2016/12771
Karar No: 2017/24695
Karar Tarihi: 14.11.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/12771 Esas 2017/24695 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
HUMK"nun 432. maddesine göre 15 günlük süresi geçtiğinden sonra temyiz dilekçesi verildiğinden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine,
Davacı vekilinin temyizine gelince,
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda incelenen emsal satışın değerlendirme tarihi olan dava tarihi itibariyle imar yada kadastro parseli olup olmadığı ilgili Belediye ve Tapu Müdürlüğünden sorulmadan, dava konusu taşınmaz ile emsal satışların resen belirlenen vergi değreleri ile emsal taşınmazın satış akit tablosu getirtilmeden denetleme imkanı olmayacak şekilde kıyaslama yapıldığı gibi, aynı taşınmazın 2004 ve 2008 değerlendirme tarihli kesinleşmiş m² fiyatları dava tarihine birebir endekslenmek suretiyle aradan geçen zamandaki bölgelerden sosyo ekonomik gelişme gözardı edilerek değerlendirmede esas alındığından bilirkişi raporu inandırıcı bulunmamıştır.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu,
emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 14/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.