11. Ceza Dairesi 2016/6589 E. , 2019/1958 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Sanıklar ... ..., ..., ... ve ... hakkında beraat,
Sanık ... hakkında mahkumiyet
Sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin, sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... müdafi ile sanık ..."un temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Sanık ..."in UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, hükümden sonra 12.11.2018 tarihinde öldüğü belirtildiğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK"nin 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
2-Dağmar Uluslararası Taşımacılık ve Loj. Hiz. Ltd. Şirketinin, 17.01.2008- 15.05.2008 tarihleri arasında ortakları olan sanıklar ... ve ..., aynı tarihler arasında şirkete dışarıdan müdür olarak atanan sanık ... ile şirketin 15.05.2008-07.07.2008 tarihleri arasında müdürü olan sanık ... hakkında 2008 takvim yılında, şirketin 07.07.2008 tarihinden itibaren müdürü olan sanık ... hakkında 2008, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; sanık ..."ın şirket yetkilisi olduğu iki aylık süre içerisinde şirketin faaliyetinin bulunmadığını, bu dönemde fatura düzenlemediğini, şirketi sanık ..."a devrederken bütün defter ve faturaları teslim ettiğini, sanık ..."un suça konu faturaları geçmiş tarihli olarak düzenlemiş olabileceğini, sanık ..."ın, şirketi faaliyete geçiremedikleri için sanık ... ile birlikte şirketi devrettiklerini, şirketin yaptığı bir iş olmadığından fatura da düzenlemediklerini, bastırmış oldukları faturaların tamamını şirketi devrettikleri sanık ..."a verdiklerini, sanık ..."nin şirkette yaklaşık iki üç ay çalıştıktan sonra hisselerini sanık ..."a devrettiğini savunmasına rağmen sanık ..."un, şirket adına herhangi bir fatura düzenlemediğini, devir sırasında şirkete ait tüm belgelerin kendisine teslim edilmediğini, fatura da bastırmadığını belirtmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suça konu fatura aşıtlarından her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, suça konu faturalar sanıklara gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, sanıkların faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olduğunu kabul etmemeleri halinde yazı ve imza örnekleri temin edilerek, suça konu faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti yönünden uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması, suça konu faturaları kullanan mükellefler veya şirketler haklarında vergi incelemesi yapılıp yapılmadığı, ilgili şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri veya mükellefler tanık olarak dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların verilip alınmasına sanıkların iştiraklerinin olup olmadığının sorulması, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
3-Kabule göre de;
a)Sanıklar ... ve ... hakkında, 213 sayılı VUK"nin 359/b-l, 5237 sayılı TCK"nin 43. maddeleri uyarınca hükmedilen 3 yıl 9 ay hapis cezasından, TCK"nin 62. maddesi gereğince 1/6 indirim yapılması sırasında 3 yıl 1 ay 15 gün yerine 3 yıl 15 gün hapis cezasına hükmedilerek eksik ceza tayini,
b)Sanık ... hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçu yönünden tekerrür hükümleri uygulanırken, 5237 sayılı TCK"nin 58/7. maddesi gereğince "mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazda duraksamaya, karışıklığa neden olacak ve infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de uygulanmasının
c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasının, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekili, sanık ... müdafii ve sanık ..."un temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanıklar ... ve ... yönünden aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı CMUK"nin 326/son maddesi gereğince sonuç ceza yönünden kazanılmış haklarının korunmasına, 26.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.