Esas No: 2021/3378
Karar No: 2022/6558
Karar Tarihi: 03.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/3378 Esas 2022/6558 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında açılan tehdit suçu davası sonucunda yerel mahkeme tarafından mahkumiyet kararı verildi. Ancak, yapılacak bir uyarlama yargılaması ve uzlaştırma işlemi sonucunda mahkumiyete etki edebilecek durumlar var. Ayrıca, sanığın suçu silahla işlediği yönünde bir bulgu olmadığı halde, bu yönde karar verilmiş olması hatalı bulunmuştur. Ayrıca, TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için bu hüküm uygulanamaz. Bu nedenle, karar bozulmuş ve yeniden hüküm verilirken 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve ek fıkrasına, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesine dikkat edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanığın 5 yıllık denetim süresi içerisinde işlediği ve hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, TCK'nın 106/1. maddesinin ilk cümlesi uyarınca hükmolunan tehdit ile TCK’nın 125/1. maddesi uyarınca hakaret suçları olması, 6763 sayılı Kanunla değişik, 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre de, tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında, sözü edilen suçlardan mahkûmiyeti içeren ilam yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak, anılan hükümler yönünden uzlaştırma işleminin olumlu sonuçlanmış olması durumunda, sanığın denetim süresinde işlediği başkaca kasıtlı suçlardan mahkûm olup olmadığı tespit edilip, sonucuna göre, açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanıp açıklanmayacağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
2) Kabule göre de;
a) Yerel Mahkemece kabul ve oluşa göre, sanığın, eşi olan mağdurla tartıştıkları, sanığın mağduru ölümle tehdit ettiği, bunun üzerine mağdurun çocuklarını da alarak evden ayrılıp tanıkların bulunduğu güvenlik kulübesine sığındığı, eşi ve çocukların kaçtığını fark eden sanığın, bu olay akabinde mağduru hedef almadan bir el ateş etmesi şeklinde gerçekleşen olayda, sanığa atılı eylemin TCK’nın 106/2-a maddesinde tanımlanan silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek, yerinde görülmeyen gerekçeyle, sanığın TCK’nın 106/1-1. cümle uyarınca mahkûmiyetine karar verilmesi,
b) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.